Açıklamanın devamında ise; “15 Temmuz ve sonrasında yaşanan darbe girişimi, Türk siyasi tarihinin dönüm noktalarından biridir. Bu vahim olay, şüphesiz ki, demokrasimizin konsolide olması açısından tarihe kazınacaktır. Bir daha böyle bir kalkışmaya kimsenin cesaret edemeyeceğinden kuşkumuz yoktur. Türk milletinin kudreti ve iradesi tüm şer odaklarına gerekli dersi vermiştir.
Bürokrasi, silahlı kuvvetler ve diğer devlet kademelerine sızmış, terör örgütüne bağlı tüm suçlular en ağır cezaları almalıdır. Bu sızmaya göz yummuş her kimse onlar da gerekli hesabı vermelidir. Devlet yönetimi son derece ciddi bir iştir. Yıllardır kadrolaşan bu şer odaklarına nasıl ve niçin müsamaha gösterildiği konusunda sorumlulardan bir açıklama bekliyoruz.
BUNLAR EN AĞIR CEZALARI ALMALIDIR
Hukuk her şeyin üstündedir. Bu vahim olayda hukuka sahip çıkılmalı ve yaşananlar bir siyasi akla ve hesaba dönüşmemelidir. Suçlu ve suçsuz ayrımı yapılmalı, süreci hukuk yönetmelidir. Dünya tarihinde bu tip olaylarda, siyasi hesap ve şov peşinde koşanların olabileceği aşikardır. Bunlar da en ağır cezaları almalıdır.
Başka bir ifadeyle, söz konusu Türk milletinin geleceğidir. İşte bundandır ki, dünya tarihinin en şerefli ordusu yıpratılmamalıdır. Kişiler ve kurumlar ayrılmalı. Kurumlar zarar görmemelidir. Terörle mücadele sekteye uğramamalıdır. Bu olaylardan dolayı fırsat kollayanların hevesleri kursaklarında bırakılmalıdır. Bu minvalde, medyadan takip ettiğimiz kadarıyla, maksadını aşan uygulamaları kaygıyla izliyoruz.
Son olarak, bu vahim olay ülkemizde yaşandı ise, onlarca masum insanın hayatı, ocaklar söndü ise, polislerimiz şehit olduysa, gencecik Türk askeri, olayın ne olduğunu dahi anlamadan, bizim insanımız tarafından linçe dilmeye çalışılıyorsa; yani kendi içimizde kardeş kardeşe düşmüşsek, kendimize gelme vakti çoktan gelmiş, geçmektedir.
Demokrasi şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileriz” ifadelerine yer verildi.