İYİ’LER KADROSU MEMLEKETE SOLUK GETİRECEKTİR!

Adliye Sarayı karşısındaki bürosunda ziyaret ettiğimiz İYİ Parti’nin çiçeği burnundaki İl Başkanı Av. Ahmet Çabukel’e ilk sorumuzu sorduk, “İl Başkanı olduktan, yeni yapılanma ile birlikte, işinizde, çevrenizde ve yerel siyasette neler oldu, neler değişti?”

Bize verdiği cevap şu oldu; “Biz halkın içinde ve her daim halkımızın soru ve sorunları ile mücadele eden insanlarız. İl başkanı olmadan önce de halkımızın iyi ve kötü günlerinde yanında olur, dostlarımızın dertleri ile dertlenirdik. Göreve gelmemiz kâğıt üzerinde olması ya da olmaması bizim için önem arz etmiyor. İYİ Partinin her ferdi aşk ve iştiyakla halkımızın sorun ve sorunlarını dinliyor ve kapılarını çalıyor. STK’larımızı çokça ziyaret ediyor soru ve sorunlarını anlamaya çalışıyor, çözümler üretmek adına onlarca toplantılar yapıyoruz. Yakın zamanda sizler de göreceksiniz, il başkanı olmadan öncesi ve sonrası hamlelerimizi ve vizyonumuzun neler olduğunu. Bizi yönetenlerin baygınlık ve ülfet ile iş yaptığı bu dönemde genç ve vizyoner bakışı ile İYİ’ler kadromuz bu memlekete soluk getirecektir.”

HALKIMIZ İYİYİ VE KÖTÜYÜ AYIRT EDECEKTİR

Tüm Türkiye’de teşkilatlar yenilendi. Bu yenilik yerel siyasete ivme kazandıracak mı? İl başkanı olduktan sonra iktidar ya da diğer muhalefet partileri ile o partilerin il veya ilçe başkanları ile temasları, görüşmeleri, istişareleri olmuş muydu?

Başkan Çabukel, soru ardından cevap vermekte de çabuk davrandı, dersine çalışmıştı, hazırlıklıydı. Şunu söyledi; “İYİ Parti kuruluşu itibariyle birinci yılını yeni doldurdu. Hızlıca girdiği genel seçimlerde, teşkilatlanmasını süratle yapmış, fakat bu teşkilatlanmada revizeler yapma fırsatı bulamamıştır. Bildiğiniz gibi, iktidar olsun muhalefet olsun, tüm partiler teşkilatlarının daha sağlam daha genç ve tecrübeli isimlerden oluşturmaya çalışmaktadır. Biz de yeni bir parti gibi görünsek bile, kadrolarında onlarca yıllık siyasi birikimi olan farklı düşünce iklimine sahip, aynı mevsimi yaşadığımız arkadaşlarımız, büyüklerimiz mevcut. Partimizde; mahallenizin bakkalından fırıncısına, muhasebecisinden ev hanımına, akademisyeninden öğretmenine, doktorundan mühendisine, yani özetle tüm halkımızın soluk alıp iyilik için dert ve sorunları çözüm haline getirecek bizden insanlar bulunmaktadır. Esarete boyun eğmeyen kahramanlar diyarı Kahramanmaraş halkı eminiz iyi ile kötüyü ayırt edecektir. Diğer siyasi partiler ile görüşmemiz konusuna gelince; biz halkımızın menfaati ve dertlerine çözüm üretme adına iktidar olsun muhalefet olsun, vatan haini bölücü partiler hariç tüm partilere ziyaretler yapabiliriz. Şuana kadar ziyaretlerimiz olmadı, çünkü ziyaretlerimize siyasi partilerden değil, toplumun asıl mihenk taşı olan sivil toplum kuruluşları ve vakıflardan başladık. Asıl mesele muhalefet olarak iktidar yolunda toplumun asıl sahipleri olan halkımızı ziyaret etmektir.

BİZ İTTİFAKI HALKIMIZ İLE YAPARIZ

Şimdi Türkiye seçime gidiyor. Vatandaş olan bizler 30 Mart 2019 günü sandığa gideceğiz. Gideceğiz de, İYİ Parti Kahramanmaraş teşkilatı olarak ilçelerde ve büyükşehirde adalarını çıkartacaklar mı?  Yoksa daha önceki genel seçimde olduğu üzere, ittifaka mı yöneleceklerdi? Başkan Çabukel aynı hızla şunları söyledi. ”Eğer bir ittifak söz konusu ise o da şudur ki halkın omuz omuza verdiği ittifaktır. Biz İiyi parti olarak tek ittifakı halkımız ile yaparız. Halkımızın menfaati doğrultusunda halkımıza hizmet etmek, halkımızın derdi ile dertlenmek ana gayemizdir. Adalet ile hizmet etmek isteyen hangi fert varsa bizim partimizden aday olabilir. Bu halk aynı ve benzer isimlerden çokça sıkıldı ve zaten yapması gereken hizmeti minnet borcuymuş gibi bize sunan insanlardan bunaldı, o nedenle biz biliyoruz ki nasıl iktidar olunmaz nasıl iktidar olunur. Çünkü önümüzde nasıl bir iktidar olmayacağımızı gösteren, nerelerde yanlış yapmamamız gerektiğini gösteren bir iktidar mevcut. Biz halkımızın kararına her zaman saygılı oluruz, fakat halkımıza tek sorumuz;  intil olmadınız mı? Sıkılmadınız mı? Usanmadınız mı? Macca olmadınız mı? Biraz da iyilerin iktidarını yaşayın demek isterim”

BU DÜNYA KENDİLERİNE KALMAYACAK! 

Sorulara verdiği cevaplar ilginçti. Hazır cevaptı üstelik de. ”İlçe teşkilatları ile koordine halinde misiniz, istişarelerinizi, yorumlarınızı, önerilerinizi ya da hizmet anlamındaki eksiklikleri paylaştığınız birimler, kurumlar veya siyasi partiler var mı?” dediğimizde; “İlçe teşkilatlarımız kurulmuş durumda, hem başkanları hem yönetimleri ile istişareli çalışmalarımız başladı. En genç il başkanı olarak fatih ve fetih ruhumuzu yitirmeden şefkat ikliminde halkımıza hizmet getirecek teşkilatlar kurduk. Mahalle mahalle köy köy teşkilatlanmamız devam etmekte, bizimle beraber iyiler kervanına katılmak beraber yürümek isteyen tüm halkımıza kapımız sonuna kadar açıktır. Bizim kapalı kapılarda hesabımız hiçbir zaman olmadı olmayacak. İki oy fazla alayım diye halkımızın vicdan muhasebesinde sınıfta kalmak gibi bir gayemiz de olmadı olmayacak. Muhalefette bulunan ve iktidara talip olan bir parti olarak tüm kurum ve kuruluşlarımız bizim de kurum ve kuruluşlarımızdır. İktidarda bir siyasi parti var diye kurumlar onların siyasi teşkilatı değildir. Elbette kurumlarımızı ziyaret eder, onların soru ve sorunlarını dinler çözüm üretme adına çalışmalar yürütürüz. İnsan ilerde beraber çalışacağı kurumları ziyaret etmez mi? Sonuçta iktidar iyilerin olacak dedik” diye cevap verdi.

10 YIL SONRA KİMSE SİZDEN BAHSETEMEYECEK!

Son olarak ne söyleyecekti Başkan Çabukel. Sorduk söyledi;  “Mevcuttaki fiziken ve siyaseten yorgun kadrolar, fikri, ilmi ve estetik olarak kendilerini yenileyemediklerinden pörsümüşlükleri ile topluma heyecan veremiyorlar... Anlamıyorlar, anlamlandıramıyorlar... Anlayan ve anlamlandıranlar ise nefis muhasebesi yapamadıklarından dolayı makamı kendilerine mülk zannediyorlar... Biraz tarih şuuruna sahip olsalar Sultan Süleyman'a kalmayan dünyanın kendilerine kalmayacağını da bilirler... Ki Sultan Süleyman 500 yıl sonra bile kendinden bahsettiriyor... 10 yıl sonra, sizden kimse bahsetmeyecek. Türk, doğru, çalışkan, küçüklerini ve büyüklerini sayan insanlara karşın bunu söylemesine bile fırsat vermeyen iktidarımızı uyarmak bizim vazifemizdir. Sonuçta muhalefet görevimizi yerine getiriyoruz şimdilik.”