Sizin birden fazla yabancı dil bilmenizin pek de önemi yok. Birkaç üniversite bitirmeniz de kimseyi alakadar etmiyor. Kitap da yazmış olabilirsiniz, okuyan bulursanız. Bilmem ne kadar bürokrat, siyasetçi, işadamı tanımanızı da takmıyor insanlar kafaya.

Bu meselede takıntılı değiller.

Karakterin, yani şahsiyetin önemli. Siyasi ve mesleki sabıkan varsa, senden bir halt olmaz! Dilin mesela… Ana dilin… Halkın dilinden anlamıyorsan örneğin, hiçsin, hiç.

*

Sular seller gibi İngilizce, ana diliniz kadar Almanca bilebilirsiniz, bir kıymeti harbiyesi yok bence. Saygı diliniz yoksa, bir yanınız eksik demektir. Saygı dili, tüm dillerin üzerindedir. Saygı dilinde güven vardır, itibar vardır, dostluk ve samimiyet vardır.

Çevrenize karşı, ailenize karşı, mesai arkadaşlarınıza karşı, ortaklarınıza, çalışanlarınıza ve hülasa toplumun tüm kesimlerine karşı kullandığınız dile göre size not veriyor insanlar. Dilinizden dökülecek cümlelere dikkat kesiliyor insanlar.

Siyasetçi de olsan, gazeteci de olsan, sanayici ve işadamı da olsan, belediye başkanı hatta ve hatta vali, daha ötesi padişah da olsan saygı dilin yoksa, gavur parasıyla beş kuruş etmezsin.

Hoş şimdi gavurun parası bizimkinden kıymetli ya, neyse…

*

Önce saygılı dil dememizin sebebinin ayrıntısına gelince…

Makamınız, koltuğunuz, etiketiniz, kimliğiniz ve konumunuz ne olursa olsun, insan içinde, topluluk içinde ağzınızdan çıkanı kulağınız duyacak. Her insanın bir onuru var. İnsanların onuru ile oynamak en büyük terbiyesizlik.

İşçi diye, amele diye, çalışan biri diye toplum içinde insanları bozmak, gönlünü ve kalbini kırmak, onuru ile oynamak insan olana yakışmaz!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol