Konuşuruz, yazarız, birilerine tavsiye de ederiz; “Omurgalı olacaksın!” diyerek. Net, açık, dürüst ve ilkeli… Yeri geldiğinde kral çıplak diyebilecek, eğriye eğri, doğruya doğru diyebilme cesaretini gösterebilecek erdeme sahip olacaksın!

Kendi çıkarın için, kendi ikbalin için, kendi koltuğun için, kendi geleceğin için, dün kardeşim,  canım-cicim, dostum, arkadaşım, komşum dediğin insanları, iki kuruşa satmayacaksın! Sarıldığın, öptüğün insanı arkadan hançerlemeyecek, hak etmediği, layık olmadığı cümleleri, hararetleri savurmayacaksın yel gibi.

Birilerinden nemalanarak, efendilerinden gelen talimatı emir telakki ederek, en sevdiğin, en çok takdir ettiğin, ama sırtını döndüğünde hançeri sapladığın insanlara, meslektaşlarına ‘deccal’  muamelesi yapmayacaksın!

Delikanlı, mert olacaksın! Omurgalı yani…

*

Bakın komşu il’deki insanlara, o….. da,  d….. de sahip çıkıyor. ‘O…. ise, d…. ise bizim insanımız!’ diyerek…

Ya biz! Tanımadan, denemeden, ne olduğunu, ne yapacağını bilmeden yargılıyor, kesin hükümle darağacına çekiyoruz insanları.

Kariyeri, işi, mesleği, etiketi ne olursa olsun!

*

Bol keseden palavra sıkarak, kendini olduğundan fazla gösterdiğinde, acından miden koktuğu halde her gün ballı börek yediğini yalan makinası gibi üfürmeyecek, milletin gözünün içine baka baka, karşındakini keriz-enayi yerine koyarak aldatmayacak, salak muamelesi çekmeyeceksin!

Yerler, yutarlar, sineye çekerler diye düşünme! Artık insanlar, karşındaki, o aklı ile dalga geçtiğin kimseler, sen leb demeden leblebiyi anlayan insanları kandırdığını sanıyorsun ama aslında kendini kandırdığının farkında bile değilsin.

Tamam, egon yüksek olabilir. Bu bizim hastalığımız, bu bizim anlı şanlı ve kadim şehrimizin egosu aslında. Söylemek istediğim Kahramanmaraş’ın yüksek tutmaya ve göstermeye çalıştığı egosu.

*

Başını-kıçını oynatmayacaksın!  Sabah söylediğini, iki saat sonra inkâr etmeyecek, söylediğin sözün arkasında duracaksın. Omurga bunun için var zaten!

Hele hele, yalanın, açığın ortaya çıktığında, zeytinyağı gibi üste çıkmaya yeltenmeyecek, aşağılık, şerefsiz, adi, alçak, haysiyetsiz sözcüklerine sarılmayacaksın! Artık yemiyorlar.

Çünkü bir gün ayağına dolaşacağını hesap edeceksin! Kendi ayıplarınla, kendi günahlarınla, kendi günahlarınla yaşamaya mahkûm olacağın gibi, bataklığa, çukura gömülüp gideceksin!

Gazeteci de olsan, siyasetçi de olsan, belediye başkanı da olsan, en üst düzey bürokrat da olsan, etkili ve yetkili yanında çok zengin de olsan, fark etmez, önce adam ve de omurgalı olacaksın!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol