Kitabın önsözünde; “Bu kitapta okuyacağınız öykülerin birçoğu bu topraklarda yaşanmış olaylardan, hayatın içinden, büyüklerimizden ve özellikle babam Hasan Balcı’dan dinlediğim öykülerdir. Babam, kendisi gibi akıllı, nüktedan ve adeta bu çağın filozofu diyebileceğimiz insanlara değer verir, o insanlarla birlikte vakit geçirmeyi çok severdi. Her bir öykü, bu sohbet ortamlarında, o anda yaşanan bir konu üzerinden sıcağı sıcağına, babamın o nüktedan tavrıyla, anlatmasıyla hafızama yer etmiştir” diyen yazar-sanayici ve işadamı Hacı Bünyamin Balcı, kitabın yazılmasına vesile olan, kendisinin yetişmesinde büyük emeği geçen babası merhum Hasan Balcı’ya, adına Tekerek yolu üzerinde cami yaptırdığı çok sevdiği annesi Fatma Balcı’ya, bütün hocalarına, özellikle edebiyat öğretmenlerine teşekkür ederken, kardeşlerini ve eşini de ihmal etmiyor.
GEÇİCİ DÜNYA HAYATINDA…
Gelip geçici dünya hayatında, sonraki kuşaklara aktaracakları şeylerin başında tecrübeleri, gelenekleri, örf ve adetlerimizin geldiğini belirten Balcı, “Bizim geçmişimizle, köklerimizle bağımızı sağlayan budur” derken, 207 sayfadan oluşan kitabın son bölümlerinde veciz sözlere yer verilmiş. Ki her biri altın öğüt değerinde ve tecrübeyle sabit.
İşte onlardan biri; “Bir ticaret adamının istihbaratının çok güçlü olması gerekir. Nasıl ki ülkeler istihbaratı oranında güçlüyse, iş adamları da derin araştırma bilgisiyle güçlüdür. Onun için bir insana bin dost az, bir düşman çok…”
KİMLİK GAZETESİ olarak Hacı Balcı kardeşimizi tebrik ediyor, son söz olarak da şunu ekliyoruz; “Allah aşını, işini ve eşini sevenleri çok sever”