Besici zorda….

2020 yılı bu günler, ramazana 15 gün var, besi yemi piyasa fiyatı 75 tl, yıl 2021 besi yemi 110 tl… Artış yüzde 46. 2020 karkas 40 tl, 2021 karkas 40 tl  değil!!!

Yapmayın etmeyin!

Biz bu filmi daha önce de izledik!

Yıl 2011’di ve Tarım Bakanımız Mehdi Eker idi. Hayvan sayımızın yetersiz olduğunu söyledik.  Yanlış politikalar sebebiyle hayvan sayısının azaldığını söyledik.

Lakin o dönem bakanlık bizim düşündüğümüzün tam tersini söylüyordu.  

Hayvan sayımızın yeterli olduğu düşüncesinde idiler.

Biz de aynen bugünkü gibi hayvan sayımızın yetersiz olduğunu bu sebeple ilerde bir sıkıntı yaşanabileceğini söylüyorduk.

Bir gün Kayseri’de bir sivil toplum örgütünün toplantısındayız, Mehdi Bey konuşuyor, “Yeterli miktarda hayvanımız var teşkilatımız aracılığı ile hayvanları saydırdık!” demişti.

*

Ben de söz aldım; “Sayın bakanım, insanları sayıyoruz ara sıra itiraz edenler çıkıyor, böyle eksik saydınız, beni fazla saydınız şeklinde itirazlar oluyor, yani biz insanlar olarak konuşabilen, itiraz edebilen varlıklar olarak çıkan rakama itiraz edebiliyoruz. Siz bir gecede hayvanları nasıl saydınız!”

Şaşırdı tabi.

“Tüm Türkiye’deki teşkilatlarımıza görev verdik tek tek hayvanları saydırdık!” dedi.

Hatırlayanlar bilir, Bakanımız Mehdi Eker talimat vermişti, tüm tarım teşkilatı yollara döküldü, işletmelerdeki hayvanları saymaya gittiler.

Benim çiftliğime de geldiler, ben de içerde bulunan hayvan sayısını onlara söyledim.

Ertesi gün hayvancı arkadaşlarla bir araya geldik, onlara sordum; “sizin hayvanlarınızda sayıldı mı?”

“Evet!” dediler. “Bizim hayvanlarımızı da saydılar!”

*

Lakin yeterli hayvan sayısı yoksa ithalat yapılacakmış biz de bu sebeple 50 hayvanımız varsa 100 yazdırdık.

Sayın bakan da, kısa sürede bu şekilde yapılmış sayım sonuçlarına güvenerek ithalata gerek olmadığını, yeterli miktarda hayvanımız olduğunu her fırsatta ekranlardan konuştu söyledi.

Karkas fiyatı 14 liraydı ve o güne göre yüksek olduğu söyleniyordu, bir şekilde bunun önlenmesi gerekiyordu, sanayici bir taraftan bastırıyor, “Yeterli miktarda kesecek hayvan bulamıyoruz fabrikalarımız durma noktasına geldi…” diyorlardı 

Cumhurbaşkanımızı sıkıştırıyorlar, ithalatın açılması için lobi ve baskı yapıyorlardı.

Bir hafta öncesinde yeterli sayıda hayvanımız var ithalat düşünmüyoruz kesinlikle ithalat düşünmüyoruz diyen bakanımız bir hafta sonra ithalatı açtığını duyurdu

Önce 50.000, sonra 100.000 derken, yılda 250.000 ton et ithalatı yapma ya sonrasında kasaplık sonrasında canlı hayvan derken tam bir ithalat sarmalına düşürüldük.

O dönemde çok hayvancı iflas etti battı şimdi başka işler yapıyorlar belki de VEJETERYAN olmuşlardır.

O günlerin vebalini kim ödeyecek bilmiyorum!

*

Ve ilginçtir ki, fiyatını düşürmek için çıkılan bu yolda hiçbir zaman et fiyatı düşmedi. Aradan on yıl geçti bu kadar geçen zamana rağmen, ithalat sarmalından kurtulamadık ve her geçen gün artarak devam ediyor. Şimdi yine aynı yerdeyiz.

Tüketim düşmüş, hem de %30 oranında, buna rağmen hayvan sayımız 1.6 oranında büyüdü, tarımsal hasılamız %4 büyüdü dedikten tam bir hafta sonra ithalat kapılarını yeniden açıyoruz.

Soruyorum; Peki neden?

Yine söylüyorum bizim yeterli hayvanımız yok. On yıl önce de aynı şeyi söylemiştim şimdi de aynı şeyi söylüyorum.  Söz konusu sayıda bizim KÜPE’MİZ olabilir.

*

Şimdilik tüketim %30 oranında düştüğü için dengeler kurulmuş gibi görünüyor, soruyorum; madem hayvan sayımız çok, neden ithalat yapıyoruz?

Yaptığınız Sayımlara tuttuğunuz kayıtlara güvenmiyor musunuz?

Yaklaşan tehlikeyi görmüyor musunuz?

Şöyle bir düşünün salgın hastalık tehlikesi geçmiş olsa elimizdeki hayvan bize yeter mi şu an piyasanın ihtiyacı olan karkas İhtiyacı %30 artması durumunda piyasada o kadar mal var mı?

Tüketim yeniden eski rakamlara geldiğinde elimizdeki hayvanlar bize yeter mi?

Bu gidişatla ciddi bir KARKAS ithalatı için hazırlık yapılıyor. UYANIN ARTIK!  SALGIN BİTTİĞİNDE, her şey normale döndüğünde, kesecek hayvan bulamayacaksınız!

Bu işin tek kurtuluşu var; İNEKLERİN KESİME GİTMESİNİ ÖNLEMEK, süt fiyatlarını üretici koruyacak   seviyelerde tutmayı becermek gerekiyor.

Ne demiş atalarımız; ANASI OLMAYAN ŞEYİN DANASI OLMAZ. Üretici sahipsiz ve organize olamıyor birlikte hareket edemiyor.

Özetle…

Biz aynı filmi izlemek istemiyoruz!