Alpedo’nun vicdani, insani ve ahlaki sorumluluğu…

14 Ağustos 2021, 11:20

884 kez okundu.

Mevsim itibariyle havalar sıcak gidiyor. Bu sıcaklık, belki de her yıl yaşanıyor olsa da, bu yıl felaketin büyükleri ile karşı karşıya kaldı ülkemiz.

Biryandan korona derken, diğer yandan da orman yangınları ve sel felaketleriyle yüz yüze geldik. Acılarımız büyük. Akdeniz ve Ege’de yanmadık yerimiz kalmadı. Aslında yanan birkaç ağaç değil, birkaç ev hiçi değil akciğerimiz yandı. Üst üste gelen bu felaketler sebebiyle ülke ekonomisi de ciddi yaralar aldı. Tam da turizm sezonunun yoğun olduğu dönemde, birbirini takip eden tabi afetler, can kaybına da sebebiyet verdi. Can kaybının rakamı her gün değişiyor.

Ne diyelim, Allah’tan. Gerek yangın, gerekse sel felaketleri yanında koronodan hayatını kaybeden insanlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz.

Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın, göstermesin!

Akdeniz ve Ege ormanları cayır cayır yanarken, biz de, yani kervan alpedo olarak sosyal sorumluluk düşüncesiyle yangın yerine ekibimizi gönderdik. Manavgat’a giden alpedo ekibi, belki çam ağaçlarının, evlerin yanmasını önleyemedi ama o yangınları söndürmeye çalışan, canını dişine takıp ölümü bile göze alan kahramanların, isimsiz efelerin yüreklerini soğuttuk.

Ekibimiz su dağıttı.

Ekibimiz Maraş dondurması dağıttı.

Bize eşlik eden, isimsizi kahramanların, ateş karşısında her şeyi göze alan insanların yanında olan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Malatya Milletvekili sayın Öznur Çelik Hanımefendi’ye teşekkür ediyoruz.

Biz bu haberleri sosyal medyada servis edince, yangın felaketi üzerinden siyaset yapmaya çalışanlar, sorumsuz kimseler, bizi partizanlıkla suçlamışlar.

Neymiş, sponsor olmuşuz.

Biz üretken bir marka firmanın temsilcileri olarak yangından nemalanamadık. Sosyal sorumluluğumuzu yerine getirdik, sayın Öznur Çelik hanımefendi de buna katkı sağladı.

Yardımlaşmanın partisi olmaz.

Bu bir Rabbimin bize verdiği toplumsal sorumluluktu.

Bu bir vicdani sorumluluktu.

Bu bir ahlaki sorumluluktu.

Bu bir insani sorumluluktu.

Biz bunları yerine getirirken, haksız eleştiriler, yorumlar bizi memleket, vatan, devlet, bayrak sevdamızdan ve milliyetçilik duygularımızdan alıkoyamazdı.

Ne yaptıysak, ne yapıyorsak ve ne yapacaksak Allah’ın rızasını ilk başa koyuyoruz. Reklam için, şov için çıkmadık yola!

Memleketimiz için, ülkemiz için her şey.

Çünkü insan odaklı çalışıyor, düşünüyoruz, ötesi yok bunun!

Biz her nerede bir felaket varsa, giderken, insanlara elimizi uzatırken, yüreklerini soğuturken, siyasi kimlik kullanmadık, kullanmayız da. Dedim ya, yardımlaşmanın partisi olmaz. Bu bir insani görevdi. Yardımlaşmada, yardıma muhtaçlara el uzatılırken kimsenin siyasi kimliğine, etnik yapısına bakmazlar, bakılmaz.

Bize destek olan, katkı sağlayan sayın Çalık’a teşekkür ediyoruz!

Rabbimden temennimiz, bir daha böyle acıların, felaketlerin yaşanmaması. Son söz, ağaç yoksa orman yok, orman yoksa su yok, su yoksa hayata yok!