Medikal’de geçen yıllarım ve unutamadıklarım…

“Benden köşe yazarı olur mu?” başlığını taşıyan ilk köşe yazıma inanılmaz olumlu tepkiler geldi. Arayan arkadaşlarım, dostlarım, medikal sektörünün içinde olan tanıdıklarımdan, ‘Yazını okuduk, hayırlı olsun! Devamını bekleriz!’ teşvik ve temennileri beni sevindirdiği kadar, büsbütün yazmaya zorladı.

O nedenle, bu yazımda çalıştığım medikal sektörüne ilişkin düşüncelerimi belirtmek istedim. Çünkü her mesleğin, her sektörün kendine özgü çalışma kuralları, şartları ve alanları var. Farklı farklı.

Bu nedenle 10 yılımı verdiğim mesleğimden, sevdiğim işimden söz ederken, işimle alakalı beni derinden etkileyen bir hatıramı sizlerle paylaşmak istedim.

Medikal sektöründe çalıştığımı söyleyince, bazı insanların şaşkınlık dolu ifadelerle; ‘o da ne!’ dediklerine şahit oldum. Oysa medikalde sadece sarf malzeme satmak veya uygun cihazları vermek olmadığını bilmek lazım derken, beni etkileyen konuya gelince…

*

Her yaş gurubundan insanlarımızla karşılaştım. Bir gün iş yerimize 10 yaşlarında bir kızımız gelmişti. Çocuğumuz yürüyemiyordu ve ortez cihazı önermişlerdi. Ama cihazın kızımıza yararlı olacağını zannetmiyordum. Tecrübelerimden dolayı kızımızı şehrimizde kendini işinde kanıtlamış doktorlarımızdan birine götürdüm. Muayeneden sonra doktorumuz ‘ben ameliyat öneriyorum’ demişti.

Ailemiz de onay verince kızımız ameliyat olmuştu. Ve 10 yaşına kadar hiçbiri yere basamayan, aşık kemiğinin üzerine kıvrılıyordu ayağı, o şekilde yürümeye çalışıyordu. Kızımızın ve ailenin o üzüntüsünü hissediyordum ama dile getiremiyorsunuz işte.

Ve aradan 3 ay geçmişti.

Ailesi ile birlikte işyerimize tekrar geldi. Bu sefer aile ağlayarak, kızımız da  yürüyerek gelmişlerdi. Kendilerinin geçim kaynağı süt, yoğurt yapıp satmaktı. Bana da 5 kg. yoğurt getirmişlerdi. Teşekkür ve dua ettiler ve gitmişlerdi.

Çok güzel bir duyguydu bu.

*

Şu anda, Türkiye ve tüm dünya koronavirüs denen lanet olası bir pandemi ile uğraşıyor. İnsanlar canı ve cüzdanı arasında sıkışmış iken, Sağlık Bakanımız sayın Fahrettin Koca’nın ilgisi, yönlendirmesiyle olsun, sağlıkçılarımız, sağlık malzemelerimiz olsun, çok şanslıyız.

Eksikliklerimiz illa ki olacak, orada da iş bize düşüyor. Biraz özveri, Cumhurbaşkanımız sayın Erdoğan’ın dediği gibi, biz bize yeteriz, yeter ki niyet halis olsun!