banner1451
banner1461

Bir derviş, ırmak kenarında abdest alırken su içinde çok değerli bir taş görür. Taşı alıp çantasına koyar ve yola devam eder.

Akşamüstü bir yerde dinlenmek için oturur. Bu arada bohçasını açar ve ekmek peynir yemeye başlar.

Yoldan geçen bir dilenciyi de sofraya davet edip ikramda bulunur. Bir ara dilencinin gözü çantadaki taşa takılır. “Allah rızası için bu taşı bana verir misin?” der.

Derviş taşı çıkarır ve dilenciye verir. Dilenci gider ama ertesi sabah geri gelir ve dervişe sorar; “Bu taşın çok değerli olduğunu biliyor muydun?”

Derviş cevap verir; “Evet”

Dilenci tekrar sorar: “Yani bunu satınca ömür boyu zengin bir hayat süreceğini biliyor muydun?”

Derviş aynı cevabı verir: “Evet biliyordum!”

“Peki bu taşı nasıl kolay bir şekilde bana verdin?”

Derviş: “Allah rızası için demiştin.” Dilenci sonunda der ki: “Bu taşı sana bugün geri getirdim.  Bunun yerine daha değerli bir şey ver!”

Derviş hayretle sorar: “Bunun yerine ne istiyorsun?”

Dilenci şunu söyler, “Bu hale nasıl geldin? Bana bunu öğret!”

*

Sofranızın, kapınızın açık olması yetmiyor, gönül pencereniz kapalı ise, insan biriktiremediyseniz hayatınızda, nafile çaba içindesiniz!

İyi niyet, dürüstlük, erdem sahibi olmak zenginlikten öte kişinin karakterini oluşturur.

Karakter sahibi insanlara selam olsun!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol