Kadınlarımız

Bu hayatta tek başına mücadele eden kadınlarımız. Kadınlarımız anadır, yardır, topraktır.

Taştır, duvardır, çelik zırhlı bir kişiliğe sahiptir. Kadın deyip geçmeyin, küçümsemeyin, bazı kadınlarımız vardır ki derler ya 10 tane erkekle değişmem ben bin tanesiyle dahi değişmem.

Özü sözü bir mert ve cesaretli. ‘Neden böyle bir söz söyledin?’ derseniz açıklayım.

*

Küçük yaşta evlenmeye mahkûm kalan kadınlarımız ve evlilik içerisinde hayatta bulamadığı mutluluk ve ezginlik içerisinde çaresizlikle ayrılan kadınlarımız.

Ve sonu çocuklarla hayata tek başına tutunmaya çalışan kadınlarımız.

*

Günümüzde ayrılan çok.

Ama etrafıma baktığım zaman kadın ve çocuk anneye sımsıkı yapışmış sanki anne hem baba hem anne bütün sorumluluk annenin omuzları üstünde.

Soruyorum size, baba nerede?

‘Niye bu kadar sorumluluk ananın üzerinde ana bu sorumluluğu ölene kadar taşıyor ama baba taşıyamıyor?’ bunu bütün babalar için konuşmuyorum yanlış anlaşılmasın genel açıdan konuşuyorum ve yazıyorum.

Kadınlarımız fedakârlıkta en üst seviyede ayrılsa da her çocukların ellerinden sımsıkı tutaraktan yalnız bırakmıyor, bırakamıyor canından can olmuş, kanından kan olmuş, bir ekmeğini beraber bölmüş yemiş anadır çünkü

*

Baba niye böyle değil. Bir annenin gösterdiği fedakarlığı neden gösteremiyor, aradaki fark tam da bu işte.

Derler ya saçlarını süpürge etti anam benim için hayatını mahvetti bitirdi, benim ağrıma giden bu hayatta tek başına mücadele veren kadınlarımız. Yanında ayrılsa dahi sorumluluğunu bilen bir babanın olması anlaşamamak olabilir ama arada bir çocuk olunca her şey değişir.

Değişmek zorunda Bir annenin gösterdiği fedakarlığı sonuna kadar babanın da göstermesi ve sorumluluğunu üstlenmesi lazım bu sadece mahkeme kararıyla zorunlu gündeme gelmesi değil vicdanen de merhametinde de bunun böyle olması lazım.

*

Ayrıldık diyen erkekler hayatına çok rahat kadınları alıp devam edebilirken, kadınlarımız aynı şekilde hayat devam edemiyor. Birçoğu kadınımız hayat mücadelesi ve geçim derdiyle mücadele verdiği için hayatına kolay kolay kimseyi alamaz bir ana.

Burada olan maalesef kadınlarımız ve çocuklarımıza oluyor ezilen ve ezilmeye mahkum kalan kadınlarımız, savunmasız çocuklarımız buna müsaade eden her kim olursa olsun, erkek veya kadın bir ayrılık içeriğinde. Ayrılmak kolay ama sorumluluğumuzu sonuna kadar taşımak zorundayız. Her iki taraf için de bu böyle olması lazım.

‘Ana gibi yar olmaz’ diyenlerin mutlaka bir bildiği vardır.