Çamaşırınız kirlenir, ya evde makineye atar yıkarsınız, ya da çamaşırhaneye gönderir, temizlettirirsiniz, ya da bir küçük çivit ile elinizle çitilersiniz. Ama en temizi, en garantilisi bende! Tabi bir bedel mukabilinde. Malum, bedelsiz-bedava kimse kimseye öpücük bile vermiyorlar!

Dinimiz temizliğe büyük önem verir. ‘Temizlik imandandır!’ kutsal sözünü kimse bilmiyorum, duymadım diyemez.

Temiz duruş, temiz kıyafet, temiz dokunuş ve tertemiz buluşmalar, ki buna  insanların kişilikleri, karakterleri de yansıdığında, o kişi için referansa gerek yoktur.

Ne demiş Cenap Şehabettin, ‘Güzel bir kıyafet mükemmel bir tavsiye mektubudur!’

Biliyoruz ki, işiler kıyafetler ile karşılanıyor. Nasrettin Hoca bile dememiş mi, ‘ye kürküm ye!’ diye.

*

Tamam, bu kadar felsefe, giriş bölümü yeter de meramımızı anlatmaya gelelim.

Diyelim çamaşırlarınız kirlendi, makineye attınız, bizim Maraş t biriyle abbaa oluverdi.

Ve… Elinizde yüklü miktarda para var. Çalışarak, emek vererek, ter akıtarak elde etmediğiniz bu paranın hesabını birileri çıkar, sorar. Nereden aldın, nereden buldun!

Hesap vereceksin!

Yok totodan çıkmıştı, yok milli piyango bileti aldım oradan şansım yaver gitti, yok at yarışı oynadım kazandım, yok kahvede kumar oynadım uttum işte, gibi kimsenin inanamayacağı bahanelere karşı mutlaka hazır bir cevabınız vardır.

Ama söyleyemiyorsunuz!

*

Dedim artık gazetecilik bitti, şöyle bir şirket kursam, kara ve kirli paraları aklama şirketi. Ruhsat işi kolay, başkanlar kırmaz bizi, alıveririm bir günde. Bir de dükkân tutar, sekreter koyarım içeri, sermayesi de yok nasıl olsa, senin-ötekinin adlandırdığı kara para aklama işine girme kararı aşamasında iken, müşteri bulabilir miyim, o konuda emin değilim işte!

Peki, soracaksınız, ‘nasıl yapacaksın!’

Kolay birader. Bir leğene su doldurur, biraz da çamaşır suyu dökerim, paraları da boca ederim içine, aha size paralar aklandı. O kapkara, tedavüle çıktığı günden beri seksen milyon kere el değiştiren, üstelik de bakteri üretmeye müsait artık eskimiş, yırtılmak üzere olan, rengi atmış paraları çamaşır suyu ile tertemiz hale getirmek kolay iş!

Varsa elinizde kaynağı belirsiz kirli, kara para, getirin şirkete, bir çayımı-kahvemi içerken geçirilen operasyonla bembeyaz olmazsa gelin size iki katını vereyim!

*

Kaynağını sormam, nereden çaldın, pardon buldun demem; varsa elinizde kirli, kara para, getirin, fiyatta indirim de yaparım, tertemiz olmazsa fiyatın iki katını vermeye razıyım. Garanti de verebilirim. Sermayem ne mi? Ne olacak, bir naylon leğen, bir küçük bidon çamaşır suyu. Abbaaaa olmazsa bir daha getirmeyin!

Hadi, getirin ne varsa elinizde, çantanızda, zulada, kasanızda!

Ayrıca, şirketime sermayedar, yani ortak arıyorum!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol