2016-03-04 12:12:13

Suriyelilerin şehre kazandırdığı artılar ve eksiler…

04 Mart 2016, 12:12

Bir kere, Allah kimseyi yurdundan yuvasından etmesin duası ile yazıya başlayalım da, ilerisi inşallah hayırlı olur. Ülkelerinde terörden, iç kavgadan, zalim ve gaddar liderleri Esat’ın zulmünden kaçan Suriyelilere sahip çıkan, onları bağrına basan, zulüm ve işkenceden kurtaran Türk hükümeti oldu. Tüm Türkiye’de olduğu gibi, Kahramanmaraş halkı da Suriyeli sığınmacılara gereken desteği verdi, ilgiyi gösterdi, hep yanlarında oldu.

Ancak, âcizane kanaatim, yaklaşık 4-5 sene önce zulümden kaçarak Türkiye’ye sığınan, Kahramanmaraş’ta da bugün itibariyle sayıları 120 bini bulan Suriyeli gençlerin, potansiyel tehlike haline geldiğini yazık ki üzülerek görüyoruz. Duyduklarımız, yaşananlar, yazılanlar, okuduklarımız, pek de iç açıcı değil.

*

Geçen seneyi hatırlayın.

Bir kıvılcım çakıldı, neredeyse Kahramanmaraş halkı ile Suriyeli sığınmacılar arasında savaş çıkacaktı. Bereket versin emniyetin ve halkın sağduyusu ile bu önlendi. Olsaydı, büyük kaos yaşanırdı.

Sabah namazından sonra camiden çıkan yaşlıların yolunu kesip para isteyen gençleri mi dersiniz, ışıklarda duran araçlardan dilenen çocukları mı dersiniz, kucağına aldığı küçük yavruları istismar ederek sokak sokak gezip dilenen kadınları mı dersiniz, işsiz-güçsüz olduğundan olsa gerek here an her yerde potansiyel tehlike görüntüsü veren gençler mi dersiniz?

 İnsan tedirgin oluyor doğrusu.

*

Geçenlerde, başımdan geçen bir olayı anlatayım kısaca, ne demek istediğim daha rahat ve kolay anlaşılacaktır.

Akşam, işimden çıktım, eve doğru giderken, yaşının 14-16 olduğuna kanaat getirdiğim bir Suriyeli çocuk arkamdan seslenmiş,  kulağımda cep telefonumun kulaklığı olduğu için duymadım.

Arkamdan ve çantamdan çekti. Bendende cep telefonumu istedi.

Korktum…

Rengim atmıştı.

Çevreme baktım, bağırsam sesimi duyacak kimse yok gibi, ani bir hareketle fırladım olay yerinden. ‘Korkma, bir şey yapmayacağım. Telefonunu alıp birini arayacağım’ dese de, korku dağları bekliyordu, kaçtım, kendimi eve zor attım.

*

Bu ve buna benzer olayları çok duydum, ürperiyorum. Korkuyorum açıkçası.

Şu da var, dikkat ediyorum, iş kolunda artık Suriyeliler var. Onlar daha ucuz ücretle çalışınca, iş beğenmeyen bizim Maraşlı gençler, işsiz kaldılar. İşsiz kalınca da, Suriyelilerin aldığı ücrete mum olanların sayısında da artış oldu. Bugün fabrikaların bile Suriyeli işçi çalıştırdığı bilinirken, işi beğenmeyen, teklif edilen işi burnunun ucuyla iten insanlarımız, gençlerimiz, şimdi işsizlik başlarına bela olunca, teklif edilen her işe herhalde okey diyeceklerdir.

Suriye’de iç savaş bitse de, bu insanların, bu sığınmacıların Suriye’ye gideceklerini pek düşünemiyorum. Neden derseniz, çoğu zaten evini barkını kaybetti orada. Yıkıldı her şey. Yerle bir oldu hayatları, beklentileri.

Zaten 5 sene önce Maraş’a gelen çocuklar, bugün Maraş’ın erkekleri ile evlenip de çoluk çocuk sahibi olunca, aile bireyleri de üstüne para verseniz Maraş’tan gitmeyecekler.

Çünkü Maraş’ta bir topak etleri oldu.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.