2025-05-05 07:57:30

Geçen haftaya damgasını vuranlar!

Mehmet FİSKECİ

mfiskeci_kimlik@hotmail.com 05 Mayıs 2025, 07:57

Kahramanmaraş siyaseti de ülke siyaseti gibi hareketli, her gün değil, her saat gündemin değiştiğine tanık olduğumuzdan olsa gerek, haberlere, toplantılara yetişmekte güçlük çekiyoruz. Olaylar, isimler gündeme mührünü vururken, bizim yereli, içimizde yaşananları yazmak gibi bir mecburiyetimiz var.

Unutmadan belirtmem gerekirse, hafta içinde kıymetli meslektaşım İbrahim Karadeniz bir paylaşım yapmıştı. İçimize girmiş, tehdit ve şantaj ile meslek etiğine darbe yapmış, ayak takımlarından, çapulculardan, kıytırık sözüm ona gazetecilerden kurtulmamız gerektiğine değinirken, bizleri, basın kuruluşlarını duyarlı olmaya davet etmiş.

Sonuna kadar hak veriyorum. Bu meselede yazmaktan çekinmeyen bendeniz, mevcutların içinde bir damlayım. Yalnız mıyım, hayır! Fakat kimse o topa girmek istemiyor, ‘bana değmeyen yılan bin yaşasın!’ mantığından hareketle, içimizdeki pislikleri temizlemeye kimse yanaşamıyor. Ne yazık ve acıdır ki, o yılanlar her geçen gün çoğalıyor, birilerini sokmaya devam ediyor.

Ve çürüme ve güven sorunu gittikçe dalga dalga yayılıyor.

Ve o çapulcular da istedikleri gibi ne yazık ki at oynatıyorlar.

SANKO Holding Onursal Başkanı sayın Abdulkadir Konukoğlu ile 3 kez bir araya gelmişliğim var. (Son buluşmamız Dölükbaba’daki villasında-pandemi sürecinde) Gaziantep’te sadece sanayicilerin değil, tüm kentin babası, abisi, akil insanı, gönül dostu işadamı için sayısız köşe yazısı yazdığımı hatırlıyorum. İçimden gelerek…

Ekonomi için, yatırım için, faizler için söylediklerini bir tarafa bırakarak topluma verdiği mesajdan kesitler aktardığım yazılarıma bir yenisini ekleme adına bir daha klavyenin başındayım.

Her canlı yayında, sohbet ortamında yaşamından kesitler aktarırken, topluma verdiği mesajların kıymetli olduğunu belirtmeliyim. Babasından aldığı iş ahlakından ‘işin hilesi dürüstlüktür!’ sözü ailenin yaşam felsefesi olmuş. Hile ile sağlanan kazancı sel suyuna benzetirken, dürüstlükle kazanan parayı da kaynak suyuna benzetiyor.

Özellikle şu cümlesi çok önemsedim; “Bir ortamda size selam verip hatırınızı soran olursa, lütfen sizi tanıyamadım demeyin. Siz de hatır sorup konuşurken bir ipucundan o kişiyi mutlaka anımsarsınız. Tanımadım dediğinizde onları değersizleştirirsiniz, aman yapmayın!”

Allah uzun ömürler versin!

Yerel yönetimler bir beldenin, ilçenin ve şehirlerin kaderini belirlemesi, geleceğini şekillendirmesi açısından önemli. Hangi partiden olursa olsun, seçilmişlerin bir hedefi vardır, o hedef doğrultusunda plan ve projeleri ile varlıklarını hissettirirler, toplumdaki karşılıkları da buna eklendiğinde ortaya çıkan başarı hikâyesi, herkes tarafından okunan eser haline dönüşür.

Konumuz yine Dulkadiroğlu Belediyesi. Ve onun mümtaz Başkanı Mehmet Akpınar.

Ne demiş, ne olmuş, ne yapmış; yerel yönetimlerin seçim vaadlerine ne ölçüde sadık kaldığını takip eden ve bu verileri kamuoyu ile şeffaf biçimde  paylaşan www.nededine yaptı.com internet sitesi ve sosyal medya  platformu, 2024 Mart yerel seçimlerinden bu yana belediyenin icraatlarını mercek altına alması sonucu, bu değerlendirme nihayetinde Dulkadiroğlu Belediyesi bir başarıya imza atmış.

Yapılanan analizlere göre, Belediye ve Mehmet Akpınar Başkan seçim sürecinde halka vaat ettiği projelerin yüzde 40.5’ini kısa sürede hayata geçirerek, Türkiye genelinde ilçe belediyeleri arasında 4. sıraya yerleşmiş. Bu başarı, ilçenin kalkınma yolculuğunda önemli bir kilometre taşı olarak değerlendirilmiş.

Ne deyim ki? Vatandaş odaklı çalışmanın sonucu bu başarıda payı bulunan, teknik belediyecilik olduğu kadar sosyal belediyecilikte de farkını fark ettiren gönül adamı Başkan Mehmet Akpınar ile yol-dava ve mesai arkadaşlarını kutlamak boynumuzun borcu haline gelmiştir.

Gelelim kıymetli dostum Dr. Ecz. Bahtiyar Murat Aras’a…

Geçen hafta içinde aramış, Türk Ocağının Genel Kuruluna mutlaka beklediğini söylemişti. Gittim…

Senelerdir milli ve kültürel değerler doğrultusunda çalışma yürüten ve görevi devreden Av. Kemal Yavuz idi. Mütevazı, milliyetçi, muhafazakâr kimliği ile şehrin gelişmesine değer katan dostumuz Kemal Yavuz.

Nöbeti devralan ise siyasetin ve eczacılık mesleğinin yüz akı Dr. Ecz. Bahtiyar Murat Aras idi. Daveti bundandı. 1912’de kurulan Türk Ocağı’nın Türk Milletini ayakta tutmak için kurulduğuna değindi, bu çatı altında olmanın kendisine her zaman onur verdiğini belirtirken, yüreğindeki samimiyeti salondan hissediliyordu.

Kurduğu bir cümle vardı ki dikkatimi çekmişti, şuydu; “Türklerin karakteri, doğdukları coğrafyada şekillenmiştir. Soğuk ve zor şartlarda hayatta kalma mücadelesi, savaşçı bir millet olmalarını sağlamıştır. Bu zor coğrafyada, Türkler hayatta kalmak için dirayet göstermiş, medeniyet oluştururken de ahlaki değerlere büyük önem vermiştir!”

Altına imza atılacak cümleler.

İbn-i Batuta ve İbn-i Haldun gibi düşünürler-seyyahlar, Türklerin ahlaki üstünlüklerini ve sade yaşam tarzlarını takdir ederken, bu gün de bu zorluklarla karşı karşıya kalınmış olmanın üzüntüsü içindeydi.

Sevgili Murat Aras, gerek mesleği, gerekse yazarlığı ve siyaseti ile bu şehrin bir değeri, kıymeti.

Kıymetini bilmek gerek. Yeni görevi için başarı dileklerimle…