2025-08-23 17:03:40

Elbistan’da yaprak dökümü ve kan kaybı

Mehmet FİSKECİ

mfiskeci_kimlik@hotmail.com 23 Ağustos 2025, 17:03

Geçtiğimiz günlerde partiden ve Belediye Meclis üyeliğinden ayrılmaların yaşandığı Elbistan siyasetinde, istifa kervanına katılan son isim bu kez Aydın Gül oldu.

Bu kan kaybı demek. Bu irtifa kaybı demek, bu arıza yapan uçağın inişe geçişi demek, bu uyumsuzluğun, geçimsizliğin son halkası demek. Bu furya belki daha devam edecek demek. Bu, halkla bütünleşemeyen, toplumda karşılığı kalmayan (belki de hiç olmayan)  siyasinin yaşadığı kriz demek.

Halka rağmen siyaset yapılmaz. Siz, halktan kopuksanız, halkın derdiyle dertlenmek yerine, kişisel hırs ve egonuzu yücelere taşıma derdine düşer, öne çıkanı, partiye emek verenleri, bir zamanlar birlikte yol yürüdüğünüz gerçek partilileri elinizin tersi ile kenara itmeye kalkarsanız, gün gelir o halk tabakası da sizi kapının önüne koyar!

Şimdi Elbistan’da yaşanan aynen bu manzara.

*

Siz sağlam duvardan taşları alıp atmaya kalkarsanız, o duvar fazla yaşamaz, ayakta durmaz ve taşların alınmasıyla o duvar çöker, belki de altında kalırsınız. İnşaat halinde iken, kurulan iskeleden bir tahtayı eksik tutarsanız, o iskele sizi de beraber indirir aşağıya!

Elbistan halkının suyu çelikten, sert mizaçlıdır. Her efelenene boyun eğmez, kendi egosunu yüksek tutup, varlığını hissettirme çabası içinde olanlara eyvallah etmez! Çabuk parlar, çabuk alev alır, yakarsa (kendi de içinde olsa dahi) evi, belki de mahalleyi tümüyle yakar!

 *

Bir halka düşünün; bir gün biri, diğeri gün başkası, öteki gün de yine başka parça… Artık o halka olmaktan çıkmış, dağılmaya yüz tutmuş, hiçbir esamesi kalmamış, ne sahibine hayır getirecek hali kalmış, ne çevreye yararı…

Duvarın taşları, halkanın parçaları ve insanların sinir uçları ile oynadığınızda, doğabilecek sonuca ortak olabilecek cesaretiniz, yüreğiniz ve ferasetiniz varsa, buyurun!

Bu bağlamda, senelerin siyasetçisi Aydın Gül de Belediye Meclis Üyeliğinden istifasını verdi. Devamının geleceğini daha önceki haberimiz ve köşe yazımızda zikretmiştik, çünkü facia geliyorum demiş, sinyalini yakmıştı.

Bu istifaların sorumlusu madem milletvekili Mevlüt Kurt, AK Parti İl Başkanı M. Burak Gül milletvekili ile oturup konuşmalı, İl Başkanı Gül de; ‘Sayın vekilim, neler oluyor. Niye insanlar sizden bu kadar nefret ediyor? Partiye zarar verdiğinizin, partiyi küçülttüğünüzün farkında mısınız?’ sorusunun cevabını almalı.

*

Zaten istifasını veren Aydın Gül gidişine açıklık getirmiş; istifasını e-devlet üzerinden de bildirdiği gibi ayrılış sebebini milletvekili Mevlüt Kurt’a bağladı, “Çok sayıda engelleri ile karşılaştım. Tarafıma uygulanan mobinglerden ötürü partimi temsil edememe noktasına gelmiştim. Artık onunla yol yürüyemeyeceğimi öğrendim!’ demiş.

Bir partili, bir belediye meclis üyesi milletvekili ile yol yürümeyecekse, kiminle yürüyecek! Öğrendiğimiz, Elbistanlı dostlarımızdan edindiğimiz kadarıyla yazıyorum, ‘Elbistan’da Mevlüt Kurt ile bir-iki kişi dışında yol yürüyecek adam kalmadı’

Çok vahim bir iddia, çok vahim bir tablo. Hatırlayın, siyasetin hafızası, abisi, Elbistan’ın gözbebeği sayın Mahir Ünal, 300 çocuğun sünnet şöleninde yalnız kalmış, çok bilmişler sabote ederek teşkilatlara; ‘Sakın ha, sünnet şölenine katılmayın!’ talimatı vermişlerdi.

Aydın Gül açıklamasında; “Siyasi hayatıma AK Partimiz de 2001 yılından beri devam etmekteyim, partimizin görev verdiği birçok alan da gecemizi gündüzümüze katarak memleketimize hizmet için, partimize hizmet için, teşkilatımıza hizmet için çalıştık. Şahsi olarak mesleğimizi, işlerimizi ve ailemizi ikinci planda tutup, parti teşkilatımızı,  önceliğimiz olarak görüp emek ve gayretle teşkilat mensubu arkadaşlarım ve teşkilat organlarımızla birlikte çalıştık. Zaman mefhumu olmadan vatandaşlarımızın tüm sorunları ile ilgilenerek, çözümüne yardımcı olduk.

Meclis üyesi olarak görev yaptığım zamanlarda, partiyi temsil etme noktasın da, milletvekilinin engelleriyle karşılaştım, tarafıma uygulanan mobinglerden dolayı partimizi temsil edememe noktasına gelmiş bulunuyorum.

Teşkilat bilinci olmayan, meziyetli insanlarla çalışmaktan kaçınan, teşkilatına yardımcı olmayan, teşkilatına değer vermeyen kişilerle yol yürüme imkânım kalmamıştır. Yapmış olduğumum mukayeseler sonucun da, bağımsız olarak meclis üyeliğine devam etmem halin de hizmet noktasın da daha verimli olacağımı düşünmekteyim. Bundan dolayı, kuruluşundan beri gönül verdiğim AK Partimizden istifa etmek zorunda bulunmaktayım.”

*

Zehir zemberek açıklama! Herhalde bu istifanın, bu açıklamaların ardından, gerek ilçe başkanının, gerekse milletvekilinin bir açıklaması olacaktır!

İl Başkanından böyle bir açıklama beklemek, temmuz ayında kar beklemek gibidir! Bakalım istifaların arkası gelecek mi, dağılım sürecek mi, parti kan kaybetmeye devam edecek mi?

Ve son cümlemi, daha önceki köşe yazımda da zikrettiğim gibi, ‘Mevlüt farz mı, sünnet mi?’ ile bitiriyorum.

Bizi takipte kalın!

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.