Her işe burnunu sokan, her şeye ve olur olmaz yerde her lafa balıklama dalan, boş bulduğu deliğe parmağını sokan, bilmediği iş meselesinde ahkâm kesen, yapmadığı işler için de her işe burnunu sokan adamları oldum olası sevmemişimdir.

İnsan biraz kalender olur! Biraz efendi, biraz samimi, biraz dürüst, biraz iyiniyetli, çokça da beyefendi…

*

Siyasetçi mesela…

Orası olmadı, kısmet değilmiş; ‘Sizin orada boş yer var mı abi, ya da bana yakışır bir iş, bir görev!’

Ne yapacaksın varsa?

‘Şey… Milletvekilliği olmadı, belki bir yere belediye başkanı, o da olmazsa hatırı sayılır bir yerden belediye meclis üyeliği sırası, kaç paraysa veririz canım. Muhtarlığı geç, karizmam çizilir!’

Muhtarlara saygısız! Edepsiz kılıklı…

Bıraksan, azıcık yol açsan, neredeyse Meral Akşener gibi açık açık pazarlık masasına oturacak!

*

Bir kere, her şeye burnunu sokmayacaksın, karışmayacaksın here heçe, her deliğe parmağını uzatmayacaksın, yılan çıkar, çıyan çıkar, akrep çıkar, sokuverir Alimallah bir yerinden!

İnsanoğlunun yapısında, geninde var olmalı ki, kendini her işe meyilli, her göreve hazır, her işe potansiyel, verilen her emri yerine getirebilecek çapta, yetenekte zanneder.

Hele biraz da çevresinden, çıkara dayalı ‘Senden iyisi Şam’da kayısı’ gazlarına geliyorsa,  özellikle birkaç basın mensubu tarafından pohpohlanıyorsa, her seçim döneminde aklından geçer, ‘Yahu, buraya da aday olsam mı ne!’ düşüncesiyle yediği kazıkları unutur, kaybettiği seçimin faturasını gözünün önüne getirmediği gibi, ne varsa elinde kucağında satar, harcar, lakin aldığı sonuç hüsran ötesi…

Yeter demeyi bilmiyorsan, ‘Kısmet değilmiş, vatandaş beni istemiyor demek!’ tevekkülüne sığınmıyorsan, kader çizgisine inanmıyorsan, çok da isteme bir şeyi, üzerine gitme!

Neyi nereye sokacağını bilmiyorsan, ne siyasete gir, ne ticarete! Yoksa burnunu da çırparlar, parmağını da keserler!

  

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol