banner1597

Uyanma vaktinin kışa mı, yoksa bahara mı denk geleceğine bağlı desem, ne alakası var diyeceksiniz. Var, hem de çok!

Şunu belirteyim, çok şükür güçlü devletimiz var, Allah var etsin! Alaaddin’in sihirli lambası gibi, ‘Dile bendene ne dilersen!’ dedi, şehrin yeniden ayağa kalkması konusunda şehrimizi ihmal etmedi.

O nedenle, hem gerek Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan, hem de depremden bu yana, şehri adeta Çarşıbaşı yoluna çeviren, ben deyim 6, siz deyin 7-8 kez Maraş’a gelen, depremin izlerini, acılarını ve sıkıntılarını gidermeye çalışan Bakan sayın Murat Kurum’un ayağının biri Ankara’da, diğeri Maraş’ta sanki, sağ olsun, çok ilgilendi şehrimizle.

*

Artık eski Maraş gerilerde kaldı. Ayak izlerimizin, hatıralarımızın bulunduğu sokaklar, caddeler, mekânlar yok artık. Kim bilir hangi uzaklara demir attılar. Sevdiklerimiz, birikimlerimiz, hayallerimiz enkaz altında kaldı. Fakat deprem sadece canımızı, malımızı, hayallerimizi almadı, aklımızı da almış olmalı ki, merhameti, acımayı, Allah korkusunu, kul hakkını ve vicdanı da alıp götürdü.

Anladınız siz ne demek istediğimi. Her zaman diyorum ya, faya hattı yerin altından değil, beynimizin içinden geçmiş! Yaşamanız, ki yaşıyorsunuz da muhtemelen, çevrenize bakmanız kafi. Bunu da anlayın artık!

*

Rabbim devlete zeval veresin! Toparlanıyoruz.

Daha yakın zamanda, insanın ruhuna sinen karamsarlık, yaratılmak istenen algı; ‘Bu şehir 7-8, hatta 10 sene zor ayağa kalkar, zor toparlanır!’ diyenler, şimdi yapılanları, hizmetleri görünce fikir değiştirdiler, inanıyorlar ki yerel yöneticilerimizin feraseti ve cesaretleri sayesinde çok uzaklara gitmeye gerek yok, önümüzdeki ilkbaharda yepyeni bir Kahramanmaraş’la uyanacağız.

*

Kötümser olmak, kara mizahla karamsar duygular içinde cebelleşmek, olumsuz algılarla geleceği uzak ara şekillendirmek, bunu yaparken yerel yöneticilerimizin de umudunu, çalışma aşkını-heyecanını, şevkini kırmak, kimseye bir şey kazandırmaz.

İyimser olmak her zaman iyidir ve ruh sağlığına da etkili olduğu söylenir!

*

Her karanlık aydınlığa muhtaç!

Göreceksiniz, yakın tarihte, zamanda, şehri tanımakta zorluk çekeceğiz. Belki eski sokaklarımız, caddelerimiz, bulvarlarımız olmayacak ama yepyeni Maraş’ta yepyeni caddelerimiz, sokaklarımız olacak. Ayaklarımız bizi oralara da götürecek, oralarda da ayak izlerimiz olacak. Hatıralarımız o sokak ve caddelerde de cirit atacak.

Belki özellikle kentin güney cenahında, şehrin merkezinde balkonu geniş, mutfağı geniş, 3+1, 4+1 veya 5+1 evlerimiz olmayacak belki ama ki zaten oralarda evi olanlar kentin batısına yerleştiler, düzenlerini kurdular.

Gidip de o 70-90 metrekarelik alanda oturmazlar, sığmazlar da zaten.

Biraz sabır, biraz tahammül. Evet, her gecenin sabahı varsa, cesaret ve feraset sahibi, şehrin kanayan yaralarına parmak basan, altyapıya verdiği önemle bilinen, bu meselelerin çözümü için Ankara’ya bilmem kaçıncı kez gidip ilgili bakanlıklardan destek isteyen ve bunu da sağlayan Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın Fırat Görgel döneminde yepyeni bir Kahramanmaraş’a uyanmaya az kaldı.

Çünkü O, zor zamanların lideri.

Çoğu gitti, azı kaldı demem ondan!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol