Üniversitelerimiz bilimden uzaklaşırken!

12 Mayıs 2025, 07:39

143 kez okundu.

Bir kere, baştan yazayım da maraza çıkmasın, tamam, muhalefet tarafım her zaman ağır basıyor ama bizim muhalefetimiz yanlışlara, iftiralara, yalanlara, gerçek dışı hadiselere ve isimlere…

Uygunsuz, yersiz davranış ve icraatlara.

Kısa bir süre önce sırf siyasi nedenlerle kurulan İstiklal Üniversitesinin bu şehre hiçbir gereği yoktu. Olmadığı zaman zaman tartışma konusu oldu, yazıldı da.

Biz, devletimiz var olsun, sosyal devlet anlayışını özümsemiş olsun, ekonomik açıdan da güçlü olsun isterken, siyasi rant uğruna olur olmaz yerlere, ihtiyaç yokken üniversite açmak devletimize ciddi mali yük.

Türk ve dünya tarihinde ünü yayılmış gurur abidemiz Sami Özgül’ü getirip Rektör yaptınız önce. Oysa benim de yakından tanıdığım, kalbimi bilen (6 yıl önce o güzel insan tarafından anjiyo olmuştum) sayın Sami Özgül, vakit geçirmekten başka bir işi olmayan makamda gününü gün etti.

Kendisi de rahatsızdı bundan. Avuç kadar oda, ne kendine yetti, ne gelenlere.

Bahçelievler’deki üniversite içinde, bir sığıntı gibi bomboş oturdu kaldı. Oysa insanlara dokunmak, tedavi etmek istiyordu ama, YÖK denen kurum onu hastaları ile buluşturmaya mani oluyordu. Bundan dolayı rahatsızdı, kahroluyordu. ‘Bom boş otur, keyfine bak, maaşını al!’ der gibi vakit öldürdü senelerce.

Öyle mahalle bakkalı açar gibi, dönerci dükkanı açılır gibi her her vilayete, her ilçeye, her beldeye ve her mahalleye üniversite açmanın bu ülkeye ne yararı, maliyeti artırmaktan, eğitime yük olmaktan başka ne faydası oldu?

bir de tutturuyorlar, 'Biz Sütçü İmam'ın torunuyuz!' Yok be kardeşim, ben dedemin torunuyum, Hamit Çavuş'un, Sütçü İmam'ın değil.

En büyük eğitim-öğretim kurumu üniversiteler, bilimden, fenden, matematikten ve AR-GE’den uzaklaştığında, geriye icraat ve hizmet olarak müzik konserleri düzenlemek, balık yedirmek, başka şehirlerden konuşmacı getirtip şehrin geleceğine ve insanların beynine nakşedecek uzmanları öğrencilerle buluşturmak kalıyor. Ve hayli zamandır siyasetle de entegre olunca, her işi onlara danışınca, bilimi, ilimi, fen, matematiği, akademik çalışmaları rafa kaldırdılar.

Ve devletin sırtına kambur.

Bir avuç öğrenci ile üniversite olunmuyor. Daha önce de yazdım, yine yazıyorum, şu üniversitenin adını ‘Kahramanmaraş Ünversitesi’ olarak değiştirin. Ya da ‘Onikişubat’

Aklın yolu bir kardeşim.

Sütçü İmam ne alaka. Öğrenci gelmiyorsa, öğrenci sayısı hep yerinde sayıyor, öğrenciler ve aileleri isimden dolayı kaygılı ise, olaya eğitim penceresinden bakmıyorlarsa, ismi takılı kaldıklarından gelmekten imtina ediyorlarsa, değiştirmek bu kadar mı zor? Korkmayın, cesur adım atın, korkmayın Sütçü İmam mezarından kalkıp size kötü söylemeyecek, emin olun!