Devamını biliyorsunuz zaten. Çok yazarsam kabak tadı verir!

Gazetelere de haber oldu, etrafı tellerle çevrili ev, muska yaptırmak isteyenlerle dolup taşıyormuş. Her muska yazımı 250-500 tl arasında değişirken, millet kuyrukta bekliyor. Üfürükçü hocanın aylık geliri sıkı durun yazıyorum, bir milyon lira.

Eyi para, bir üfür, bir içinde ne yazılı olduğu belli olmayan muska.

Gazetecilik öldü, acaba diyorum sektör mü değiştirsem! Yapsam, paraya para demeyeceğim. Ha, bunun sonunda yakalanmak, kodese tıkılmak da var, yine de bir düşünmem gerekiyor.

Tehlikeli bir iş.

*

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde etrafı güvenlik kameraları ve dikenli tellerle çevrili avlulu ev, kendisini ‘şeyh’ olarak tanıtan adamın biri muska yaptırmak isteyenlerin akınına uğruyormuş.

Şeyhin nefesi kuvvetli ya, randevu alacaksın, sıraya, kuyruğa gireceksin. Devletin hastanelerinden kolay randevu alıyorsun da, bu adamdan randevu almak, kuyumcudan reşat altını almaya benziyor.

Kapıda bir görevli var, muska yazdırmak için yeşil renkli bir fiş alıyorsun önce. 500 tl. Dua ettirmek isteyenler ise beyaz renkli fiş alıp 250 tl. öderken, özellikle şeyhi görmek isteyenlerle dolup taşıyormuş ev.

*

Eve günde yaklaşık 300 kişi geliyor, gelenlerin çoğunluğunu ise kadınlar oluşturuyor. En çok onlar duaya, muskaya, üfürüğe muhtaç herhalde ki, yetmeyip yanında çocuklarını getirenler de varmış.

Muskayı alan ya kocalarının işyerine astırıyor, ya da çocuklarının boynuna gerdanlık gibi asıyor.

Rabbim, sen bu akıldan perişan kullarına akıl izan ver!

*

Bir de varlıklı kimselere, özel insanlara VİP hizmeti veriliyor. Cuma, cumartesi ve Pazar günleri kapalı olan ev, kameralara da saniye saniye yansırken, üfürükçü şeyhin aylık kazancının 1 milyon olması dudak uçuklattırıyor.

Evet, iyi para. Baba oğula vermez bu zamanda.

Dedim ya, Kayapınar ilçesindeki bir evde, ‘VİP hizmeti’ adı altında zengin kişilere muska yaptırıyor, üfürüyormuş.

*

Şimdi ne diyeceksin bu üfürükçü adama, gidip de ondan medet uman kadınlara, erkeklere. Yahu kardeşim, ne istiyorsanız Allah’tan isteyin. Derdi veren de o, şifasını, dermanını verende O.

Ne bulur, ne anlarsınız böyle şarlatanlardan, üfürükçülerden!

*

Muska şeyhi ‘üfleme ücretini’ enflasyondan koruyabiliyormuş, valla helal olsun. İşi biliyor adam. Kolay yoldan zengin olmak, insanların dini duygularını istismar etmek, aslında Kur’an bilgisi bile olmayan bu tür şaklabanlara inanmak, ne kadar akıl işi, onu da gerçek din adamlarına sormak gerekiyor.

Diyanet İşleri Başkanı sayın Ali bey herhalde bu konuda bir fetva verir. Zannetmem. Özel gün ve haftalarda, aylarda Mustafa Kemal Atatürk’ü ağzına almayan insan, bir üfürükçü ile mi uğraşacak!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol