Şahsım şehrinin belediye başkan adaylarını açıklama takvimi 12-15 Ocak’a sarkmışken, Maraş’ta olanı biteni size şikâyet etmek haddim değil.

Bu mesleğe yarım asrı geçmiş süredir emek vermiş, hayatında AK Partiye oy vermemiş, hiçbir zaman AKP’li olmamış, fakat sizi her zaman seven ve takdir eden birisi olarak, aslına bakılırsa itiraf etmem gerekirse, sıkı bir AK Parti’li olarak bu şehirde yaşananları size aktarmayı bir kutsal görev saydım, bu yüzden haddim olmayarak bazı gerçekleri şikâyet anlamında değil, bilinen, zat-ı aliniz tarafından da bilinmesi gereken gerçekleri gün yüzüne çıkartmak adına yazmak istedim.

Şikâyet aciz insanların işi.

*

Sayın Cumhurbaşkanım, şikâyet etmiyorum halimizi. Ama sırf bilin diye yazıyorum bu şehirde olanı biteni.

Şimdi herkes büyükşehir belediye başkanını bekliyor.

Kim olacak?

Bendeki kanaat şu; büyükşehir belediye başkanı belli, sizin masanızın üstünde, çekmecenizde veya ajandanızda yazılı duruyor ve bekliyor.

Kaldı ki herkes aynı kanıda. Biz de işi gücü bıraktık, başkan toto oynanmaya başladık. Bir tuttursak var ya, ‘Bak ben demiştim, ben biliyordum!’ havasına girecek, böbürlenecek, kendimizi ayrıcalıklı hissedeceğiz.

*

Kimse kimseyi beğenmiyor sayın Cumhurbaşkanım. Herkes birbirine kulp takıyor.

Biri ötekine hırsız diyor, beceriksiz diyor, çapsız diyor. Öteki birine arsız damgasını yapıştırıyor. Herkes kendi kafasında ve tıynetinde olmayana çemkiriyor, burun kıvırıyor, alt perdeden ağzına geleni söylüyor.

Kuşkusuz önünüze anket sonuçları gelmiştir, temayül sonuçlarını da biliyorsunuz. Siz de biliyorsunuz ki temayül sonuçları ve anketler sizin belirlemeniz için yüzde yüzlük kriter olmayacak.

Bu şehrin akil insanları var, Kahramanmaraş’ı şereflendirdiğinizde bağ evinde kaldığınız insanlara sorarsınız belki, (Bana soracak değilsiniz ya) kuşkusuz karar sizin de, şahsım şehrin halkı siyasilerden rahatsız, onları yetersiz buluyor, tanımadıklarını ileri sürüyor, sadece bir bakan geldiğinde takım elbiselerini giyip havaalanında poz verdiklerini söylüyor, düşünüyorlar.

Size görüntü verip, mesaj gönderiyorlar. Günü birlik, diğer adıyla butik siyaset yaptıkları.

*

Depremde ciddi yara aldık. Allah devlete millete zeval vermesin, devletin gücü, halkın feraseti ile şehir ayağa kalkıyor, toparlanıyor. Lakin vatandaş, yani depremzede insanlar siyasileri yanında görmek istiyor. Bereket versin bürokratlarımız (ki başta valimiz sayın Mükerrem Ünlüer, emniyet müdürümüz sayın Nurettin Gökduman ile bazı şehirde kabul gören daire müdürleri yanında birkaç sivil toplum kuruluş kanaat önderi) sayesinde, yerel yönetimlerin de (Hayrettin Güngör’ün hakkını teslim etmek gerek!) inançlı, kararlı duruşları ve çalışmaları ile yeni yılda rahata erecek olsak da, depremi fırsata çevirmeye çalışanlara karşı bir duruş gösteremiyoruz.

*

Size oy vermemiş, ama sizi gerçekten, karşılıksız ve içtenlikle seven birisi olarak, lütfen bazı belediye başkanlarını değiştirin! Zira yok hükmündeler! Çalışıyormuş gibi yaptılar, bölgelerine partiye, çevresine zarar verdiler, yük oldular, kendilerine yonttular ne varsa fırsat anlamında, vatandaşa olan kibirleri yüzünden, yüksek egoları yüzünden, bulutların üzerinde gezinip ulaşılmaz, kibir abidesi isimleri koymayın listeye lütfen!

Şehrim adına yalvarıyorum size!

Benim için hava hoş, gelen ağam giden paşam derim de, olan Maraş’a ve ilçelerine olmasın! Bu şehir zarar görmesini istiyorum. Bir 5 yıl daha beklemeye, bir 5 yılı daha kaybetmeye tahammülümüz yok!

Bize şaka yapmayın, bizim artık şaka kaldıracak halimiz kalmadı dünya lideri sayın Cumhurbaşkanım.

Dedim ya, şikayet etmiyorum, ama bilin istedim!

Allah sizi başımızdan eksik etmesin! Selam, sevgi ve saygılarımla!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol