Sanayici hangi ahvalde oyun dışında kalır?

29 Temmuz 2025, 19:27

141 kez okundu.

Futbolcu kendisine pas verilmezse, kolektif oyundan payını alamazsa, takım kaptanınca daha kendini oyuna vermeden oyundan alınırsa, takım maça 1-0 yenik başladığında taktik değişimine maruz kalırsa, oyundan düşer!

Başka! Kendini sürekli yedekte kalma hissiyle sahaya çıkıyorsa, rakip takım oyuncularınca sarı veya kırmızı kart görmeye götürecek kadar sert müdahaleler yaşıyorsa, galibiyet primleri zamanında verilmiyorsa o futbolcu oyundan düşeceği gibi, sezon sonunda transfer dönemine girilirken fiyatının da düşebileceğini aklından çıkarmazsa, kendini oyuna veremez, oyundan düşer haliyle.

Yukarıda saydığım kriterlerin hepsi bir bütünü oluşturur ki, oyuncunun performansını, verimini artırsın!

Tamam da, yukarıdaki satırların ekonomi, ticaret, sanayi, ihracat ie ne alakası var derseniz, izahı mümkün!

Geçen hafta sonunda saygın işadamı sayın Abdulkadir Kurtul’u aradım, tebrik ettim.

Çünkü, haberlere de yansıdı, kentin en önemli sanayi kuruluşlarından olan İSKUR Holding, İstanbul Basın Ekspres Yolu üzerindeki yeni ofisini hizmete açtı ve İstanbul’daki kurumsal faaliyetlerini bu yeni merkezden yürütmeye başladı.

Bu gelişme vesilesiyle sayın Kurtul, şirketin 35 yıllık serüvenini ve yeni yatırımlarını ekonomi yazarı Vahap Munyar’a anlatmış.

Herkesin bir hikâyesi, ‘hayatım roman’ denilecek yaşam süreci var. İSKUR’un kuruluş sürecini anlatan Kurtul, çiftçi kökenli bir aileden geldiklerini belirtmiş, 3 bin dönümlük tarım arazilerinde hâlâ üretim yaptıklarını kaydetmiş, babası (İsmail Kurtul. Allah rahmet eylesin!) tarafından kurulan “Çiğitaş” adlı tesisin tarımsal sanayinin ilk adımı olduğunu söyleyip, 1990 yılında babasının atıl kalan tesisini devralarak iplik üretimiyle sanayiye adım attığını aktarmış, “İSKUR olarak iplikle başladık, örme, denim ve hazır giyime kadar ilerledik. Bugün 3 farklı iplik üretim tesisimiz var.” demişti.

Deprem sonrası üretim hatlarında ağır hasar oluştuğunu belirten Kurtul, kısa sürede toparlanarak üretime devam ettiklerini ve bu süreçte 125 milyon dolarlık yeniden yatırım yaptıklarını açıklamış; “Depremin ardından üretimi sürdürebilmek için Diyarbakır’daki iplik tesisimiz kritik rol oynadı. Şimdi Diyarbakır’a ikinci bir tesis kuruyoruz 50 milyon dolarlık yatırım, iki aya kadar üretime geçecek.” ifadesini kullanmıştı.

Herkes kabul ediyor, ekonomide bir tıkanma var. Kapasite küçültenler, artan maliyetler sebebiyle işçi çıkartmak bir tarafa, maliyeti düşük olması sebebiyle özellikle Mısır’a işyerlerini, yatırımlarını taşıyanlar varken, ihracatta da düşüşlerin yaşandığı kaçınılmazdı.

Bir dönem 125 milyon dolara ulaşan ihracatlarının, son dönemde 35 milyon dolara kadar düşmesi bunun en açık göstergesi.

İSKUR’un sürdürülebilirlik alanındaki çalışmaları da mevcut. 2017 yılında kurdukları geri dönüşüm tesisinde, tekstil atıklarını işleyerek günde 80 ton elyaf ürettikleri bilinen bir sevindirici yatırım. HES, GES, RES ve biyoenerji yatırımlarıyla 177 MW’ı aşan elektrik üretim kapasitesine firmanın patronu, tekstildeki tıkanma ve daralan piyasa sebebiyle, son senelerde, yatırımda çeşitliliğe önem veren verdiği bir gerçek. Nelerin, hangilerinin olduğun haberlerde okudunuz zaten, tekrara gerek yokken, havacılığa atmış, İSKUR havacılığı kurmuş.

İSKUR Holding, yakın zamanda bir iş jeti satın alarak “İSKUR Havacılık” adıyla yeni bir sektöre adım attı. İş jetinin İstanbul merkezli olarak faaliyet gösterdiği sohbette yer almış.

Biliyorsunuz, bir dönemler ‘Belli Oteli’ ismiyle konaklama sektörüne hizmet veren otel, sonraki adıyla 2020 yılında bünyelerine kattıkları Hampton by Hilton Oteli’nin, deprem sonrası rezerv alan ilan edilmesiyle yıkıldığı, yeni bir otel inşası için çalışmalara başladıklarını biliniyor.

Gelelim “6m kuralı” ile başarı reçetesine.

Yazının başında, futbolcuların hangi şartlarda oyundan düştüklerini madde madde sıralamışken, Kurtul’un şirket başarısını özetlerken “6M” formülünü paylaşması, şu kavramların hayati önemde olduğunu vurgulaması kayda değerdi. Bunu telefon konuşmamızda da söyledim kendisine.

Money (sermaye), Man (insan kaynağı), Machine (makine), Marketing (pazarlama), Material (hammadde), Magnitude (ölçek)

Nokta atışı… Sözün özü…

‘Bu altı temel unsurdan biri eksik olursa oyunun dışında kalırsınız.’

Uluslararası arenada tanınan Türk sanayici A. Kadir Kurtul’un 35 yıllık sanayi yolculuğu, Maraş’tan İstanbul’a uzanan örnek bir başarı hikâyesi olarak dikkat çekiyor.

Temennimiz o ki, futbolcu oyundan düşerse, bir şekilde eski performansına ulaşır, takımına verimli olur.

Fakat sanayinin tekeri patlarsa, marka ve firmalar oyundan düşerse, şehrin geleceği kararır, yaşam kalitesi düşer.

Allah korusun!