Akıl verecek gibi oldu ama sadece kendi fikrim olsa, üzerinde bile durmam, fakat toplumu dinlediğimde, yazılanları okuduğumda, söylenenlere kulak kabarttığımda, koltuğa oturduktan sonra neler yapması gerektiği konusundaki tavsiyeleri, önerileri ciddiye almasını ben de isterim.

Bu şehir hepimizin. Biz istiyoruz ki kazanan Fırat Görgel olsun, istiyoruz ki kazanan Kahramanmaraş olsun!

Yoksa, bana ne elin beş keçisinden, on koyunundan! Sanki memlekette koyun kıtlığı var da, derdi beni gerdi.

*

Bu şehrin yeni bir maceraya atılma gibi lüksü, zamanı yok! 31 Mart mahalli seçimlerine şunun şurasında kaç gün kaldı.

Biz günlerdir adayların plan ve projelerinden söz ediyor, ayağı yere basan projelerle halkın, seçmenin önüne çıkmalarını arzu ediyor iken, bu meselede başarı hikaye yazan AK Parti’nin adayı sevgili Fırat Görgel oldu.

Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi, proje tanıtımı için ana baba günüydü. Salon mahşer yeri gibiydi. Sahne dekoru bir kere çok göz alıcı, çok ilgi çekiciydi. Belli bir değil, birkaç sihirli el dokunmuştu.

*

Fırat Görgel Başkanımız misafirlerin salona gelmesi, yerlerini alması sebebiyle biraz geç geldi fakat salonda adım atacak yer kalmamıştı. Bu kez basın mensupları için ayrılan yer daha derli topluydu ve hiçbir arkadaşımız rahat çalışma imkanından mahrum bırakılmadı. Emeği geçenleri kutluyoruz!

Önce sevgili hısımım Sefa Ekmekçi’nin ön sunumu o kadar profesyonelce idi ki, dersine iyi çalıştığı belliydi, sanki sunum yapmıyor, şiir okuyordu. Projelere hakimiyeti, hareket alanı doğrusu kendisini de aşmış gibiydi.

*

Misafirlerle birlikte ki, partinin ağır topu, Fırat Görgel’in Gençlik Kollarından beri adeta kankası olan ve hak ettiği görevlere gelmesinde ciddi payı olduğunu düşündüğümüz sayın Erkan Kandemir ile birlikte salona gelişiyle birlikte herkes ayaktaydı. Eski milletvekilimiz Habibe Öçal bile Görgel’in mutluluğuna ortak olmak için salondaydı. Helal olsun!

Büyükşehir belediye Başkan adayı sayın Fırat Görgel, tam bir siyaset ustası olmuştu. İnsanları ikna edişi, gülümsemeyi elden bırakmayışı, dik ve onurlu duruşu, gönüllere dokunması, vatandaş ve esnaf ziyaretleri kadar ihmal etmediği sivil toplum kuruluşlarının olan ilgisi, onu her geçen gün zirveye taşıyordu.

Projelere gelince…

Bu ciddi, eli ayağı düzgün, yere sağlam basan projelere kimin emeği geçtiğini, kimin zaman ayırdığını, kimin göz nuru döktüğünü biliyoruz. Öyle ki nakış nakış işlemişler, kentin tüm sorunlarını, tüm ihtiyaçlarını, insanların yaşam kalitesini artıracak tüm talepleri karşılayacak projeler, usta ellerin ürünüydü.

Ve bu projeler bekleniyordu. Bu projeler şehri uçuracak, bu projeler şehri en kısa zamanda toparlayacak, ayağa kaldıracak kadar a kalite kokuyordu.

*

Şehrin bir gün dahi kaybedecek zamanı yok. Depremin yaralarını da Ancak Fırat Görgel gibi, güçlü ekibe sahip kadro sarabilecekti. Ha, diyeceksiniz ki elinde sihirli deynek mi var, tabi ki yok. Ama cesaret var, ama yetenek var, ama sorunların üstesinden gelecek güçlü bir ekibi var.

Öncelikler konacak masaya.

Kuşkusuz işi kolay mı, değil. Ateşten gömlek giydi mi, giydi. Fakat nereden geldiğini, nereye gideceğini çok iyi bilen bir karaktere, zekâya ve siyasi ustalığa sahip olduğu için, ciddi çalışma ve emek ürünü projeler de hayata geçtiğinde, seçmen tercih ve teveccüh konusunda yanılmadığını anlayacak.

*

Projeler usta işi, emek ürünü. Profesyonel bir ekip tarafından hazırlandığı kesin ki herkes de bu kanıdaydı. İleriki günlerde bu projelerin neler olduğunu da yazma imkânımız olur derim.

Zaman daraldı, 3 haftadan az bir zaman kaldı. Çarşı-pazar hareketli. Siyasi partilerin adayları yerinde durmuyor, kırsal dâhil şehir merkezini adeta parsellemiş durumdalar.

Vatandaşın da sabrı kalmadı, bir an önce koltuğu hak edeni makamda görmek için sabırsızlanıyor.

Fırat Görgel doğru isim, doğru adres!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol