Okullarda ders zili çaldı

Yeni bir eğitim ve öğretim yılına girdik, girdik de hemen her yıl yeni bir müfredat la yaz boz tahtasına dönen eğitim sürekli kafa karışıklığına sebep oluyor.

Ee ülkede zaten eğitim sorunlarıyla öğretimdeki eksiklikte azımsanmayacak kadar çok.

"Eğitim, bireylerin davranışlarındaki yanlışları, öğretilenler ve yaşantılar vasıtasıyla olumlu ve toplumsal işleyişe çevirmektir. "Öğretim ise cehalete ve cahilliğe karşı yapılan en büyük savaştır" ancak aileler; iyi öğretmen, iyi okul derken asıl hedeften uzaklaşıyorlar diye düşünüyorum. Çocuklarımız 2 kere 2'nin dört ettiğini bu yıl olmazsa öbür yıl öğrenebilir ama karakter ve kişiliğinin gelişmesini, toplumsal gereksinimi ve yaşamdaki işlevselliğin  okul, öğretmen ve  aile ile işbirliği içinde biran önce  hayata geçmesini hedeflemelidir.

*

Biz yaştaki kişiler bilir. Hayat bilgisi diye bir dersimiz vardı. Toplumsal yaşamı ve kişinin Hak ve özgürlükleri öğretilir, almamız gereken sorumluluğu öğrenirdik.

Din ve ahlak bilgisi dersimizde ise "Ahlaklı" olmayı ve dinimizin temel taşlarını öğrenirdik. Figürlerimizin önemini anladınız değil mi?

Eğitim, ferdin yaşama sanatını idrak edebilmesi için, rehber olmalıdır. Tam da bu noktada köy enstitüsünün önemini daha iyi anlıyoruz sanırım,

Bu enstitüler, köye hem bir öğretmen hem de modern üretim araçları ve tarım yöntemleri sağlamak ve eğitimin mali yükünü hafifletmek üzere hayata geçirilmiştir.

*

Örneklere bakarsak bu enstitülerden yetişen kişiler toplumda örnek  olan  önemli figürler, tarımda önemli gelişmeler ve kişilerin bireysel yeteneklerinin ortaya çıkmasının  ve kırsaldan kentte doğru gelişimin önünü açmıştır.

O günlerden bugüne toplumsal ve bireysel gelişim sürecinin olumlu anlamda gelişmesi gerekirken sürekli yapılan yanışlar bu alanda bizleri geriye götürmüş modern eğitim ve toplumsal gelişimin önü engellenmiştir.

*

Ekonomik yetersizlik ve eşitsizlik bölgeler arasında da giderilememiş eğitim ve öğretimdeki başarısızlığı tetiklemiştir.

Eğitime ayrılan ödeneklerin kıtlığı, öğretmen okullarından mezun olanların atanmadığı, (nitelikli öğretmen) öğretmenlerin özlük haklarının verilmemesi, kırsal bölgedeki okulların daha az kaynağa sahip olması (bölgeler arasındaki  fırsat eşitsizliği) Taşımalı eğitim, mülteci sorunu, sınav baskısı  ve en önemlisi siyasi hedeflere ulaşmak için yap boz tahtasına dönen müfredat,

iç ve dış etkenlerin de tesiri altında olumsuz içerikler taşıması, toplumun  düşüncesine yansıtılması, değiştirme ve sabitleme hedeflerinin iz düşümü de incelenerek ders kitaplarının yeniden yazılarak, sorunların ortadan kalkması için uzun vadeli sürdürülebilir çözümler üretilmelidir. 

*

Çünkü:

Toplum hayatına uyum sağlamak, kişilik kazanmak, iyi bir insan ve iyi bir vatandaş olmak ancak iyi bir eğitimle sağlanır ."Eğitim sistemi her ülkenin geleceğini belirler.

Eğitim ki bir milleti; ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder. Mustafa Kemal Atatürk”