MÜJDELERİN EN KUTLUSU

Günümüz dünyasında gerek karşılaştığımız, gerekse izlediğimiz haberlerde  toplum olarak bizleri sarsan  karelerin temelinde  manevi boşlukların yattığını görüyoruz.

Dünyanın acımasız yüzünün ayrıntılarına girmek istemiyorum. Aile faciaları ve masum çocukların dramları, şiddetin zirveye çıktığı şu son zamanlarda, Allah korkusu ve Peygamber sevgisinden  yoksun mu kalıyoruz ki, canileşmeler ön plana çıkmaya başladı.

Geçmişten beri büyüklerimizden duyduğum şu söz ”kork Allahtan korkmayandan” evet Allah korkusu ve peygamberin sünneti bize insanlığımızı hatırlatan bir yol olsa gerek.

 Yaşam tarzımıza en büyük model Peygamberimizin insanlığa sunduğu modeldir. Çünkü O, insanlığa güzellikleri tebliğ etmiştir. İnsanlık O’nun getirdiği kutsal değerler ve ilkeler doğrultusunda büyük medeniyetler kurmuş,  kadın erkek Allah’ın ve toplum huzurunda eşit olmanın hazzını tattırmıştır.

Âlemlerin efendisi, insanlığın kılavuzu, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’i hangi şartlarda olursa olsun anlatmaya kelimeler kifayetsiz kalır.
Efendimize olan sevgimiz, muhabbetimiz sonsuzdur… Kâinatta ona duyulan sevgiyi hiçbir şey dolduramadı. İnsanın yüreğindeki sevdanın, gözünden akan yaşın, kalplerde onunla atmasındaki hikmet nedir acaba?

Peygamber efendimiz müminlere rehber, huzur ve mutluluğunda kaynağı olmuştur.
Ahzab suresinin 33 ve 56. Ayetlerinde de buyurulduğu gibi; “muhakkak ki Allah ve Melekleri peygambere salât ederler.” Peygamber efendimizin ismini andığımızda salâvat getirmemiz bu yüzden istenir. Bundan dolayı bizlerde özellikle aşk ile şevk ile salâvat getiririz.

İslam medeniyeti Kur’an ve Hz. Peygamberin sünnetinden kaynaklanan,  insan hakları ile ilmi anlayış üzerine kurulmuştur. Bu temelin esası, İslam dininin hikmet ve adaleti üzerine kurulmuş olduğundan,  ilim irfan içinde eziyeti ve zoru yasaklayarak, haksızlıklara karşı koymayı hedef almıştır. Kamil bir insan, bu ahlaki değerleri, ölçülü bir biçimde yapan kişidir. İşte Peygamber efendimiz, bunu sağlayan ve bize örnek olan insandır.

1989 yılından itibaren, Peygamberimizin Miladi doğum günü olan 20 Nisan tarihi esas alınarak Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri yapılmaya başlanmıştır.

14-21 Nisan tarihleri, iki cihan güneşi peygamber efendimizin doğduğu, o kutlu günün kutlandığı haftadır.

Peygamber efendimiz (S.A.V)’in sevgisi hayatımızın ayrılmaz parçası olmalıdır Bu kutlu doğum haftasında peygamber efendimizi(S.A.V)’i tanımaya ve onun aşkıyla yanmaya ve kendimizi bulmaya çalışarak yaşamı daha huzurlu hale getirmeye ne dersiniz?