Şunun şurasında yılbaşına ne kaldı. Bir yolunmuş kaz bulsak, bulgur pilavı üzerine serpiştirsek, canı siner karnımız doysa, getirene, gönderene dua etsek fena mı olur!
Dünya dua üstüne değil mi?
Kazma, özellikle amelelerin ve çiftçilikle uğraşanların en büyük malzemesi, ekmek aleti. İş görür, işe yarar. Şimdi sorsam size, Maraş’ta kazma çok mu?
Sayısını bilemezsiniz ki…
*
Sahi, Maraş’ta yolunmuş kaz var mı, ne dersiniz? Bu sorunun cevabını size bırakıyorum.
Kaz, genellikle beyaz, uysal, suda yaşayan, etinin de lezzetli olduğu söylenen ördeğin büyüğü. Ama nedense toplumda aptal kafalı kimselere ‘kaz kafalı’ derler.
Birisi bir şeyi anlatır, savunur, iddia eder, öteki aykırı bulduğu için olsa gerek, ‘kazın ayağı öyle değil’ diyerek tepkisini gösterir, iddianın, söylemin yanlış olduğunu ileri sürer.
*
Odun gibi, masırık gibi, yabani, hırpani giyimli ve yontulmamış adamlara ‘kazma’ derler bizde. Eee, kaz’ma tamam da, Bağları var bizde. Temiz havası, mükemmel coğrafyası ile meşhur. Zenginlerimizin hepsinin orada yurtları, bağları var.
O gün bir okurum da hatırlattı, kaz tüyü çok ünlüymüş. Yatak ve yorgan yapımında kullanılırmış. Yumuşak ve rahat olurmuş. İnsanı dinlendirirmiş. Belki kafası ve kendisi eti dışında bir işe yaramıyor ama tüyü iş görüyormuş demek. Öğrenmenin yaşı yok ya!
Peki…
Yolunacak kaz ne demek.
Genellikle aptal, cahil, bir açığı, eksiği olup da bundan yararlanmaya çalışan kurnazların soymaya, parasını almaya çalışılması için kullanılır.
*
Amaaaannnn..
Ne bileyim ben. Birisi dedi ki ‘Maraş’ta kaz çok. Yolunacak kaz da öyle!’
Sahi, memleketimde kaz kafalı var mı, haklı bir tepkisini idile getirmek için kral çıplak diyebilecek ve ‘kazın ayağı öyle değil’ tarzı çıkış gösterebilecek delikanlı, yiğit var mı?
Mesela şu termik santrallerine filtre takım hadisesi.
Yahu bırakın bu işlerdi, ne kaz’ı, ne kaz dağları, ne kaz’maları, ne kazın ayağını…
Alkol kullanan biri değilim.
Size son sorum, Maraş’ta kazma, kaz var mı?
Varsa yılbaşında yolunmuş bir kaz iyi gider, ne dersiniz!