Bugüne kadar bu başlıkta hangi siyasetçiyi, hangi gönlü güzel insanı, hangi gazeteci dostumuzu, hangi isminin başında başkan yazan yerel hafızaları, hangi dürüst, ilkeli esnaf kardeşimizi yazdım, inanın sayısını hatırlamıyorum.

Memleketim güzel, insanları güzel olunca, yüreği güzel insanları anlatmak, hatırlamak ve anlamak toplumsal bir sorumluluk haline geldi bende.

*

Şimdi…

Mahalli seçime gidiyoruz. Vakit dar. CHP’de başvuru süreci henüz başlamadı ama aday adaylarının yüreği güp güp atıyor. ‘Aday adayı oldum ama ya aday gösterilemezsem. Aday gösterildiğimde başkan seçilemezsem…’

Bir endişe, bir telaş, bir tatlı korku var yüreklerde.

Var da, kendinden emin, halkta karşılığı olan, gelinen noktada siyasi, mesleki sabıkası olmamış, her açıdan sicili temiz kimseler temayülde de, önseçimde de layık oldukları yere gelecekler.

Bundan kuşku yok!

Meselemiz Av. Haydar İkizer.

Pazarcık dosyası- Varan: 1’de yazdım. 4,5 sene önce sol iktidarın alabileceği seçimde, Kamil Dalkara DSP’den adaylığını koyunca, oylar bölünmüş, başkanlık koltuğu ne İkizer’e, ne de Dalkara’ya yar olmuştu. Aradan sıyrılan AK Partili, eğitimci İbrahim Yılmazcan sıyrılıp koltuğa oturan isim olmuştu.

Bu kez ne olur?

Şimdi DSP diye bir yapı yok ilçede. Dalkara ve ekibi de CHP çatısı altında seçime girecek, yani yuvaya dönerek bir kere daha şansını deneyecek! Tabi önseçim olduğundan adaylar beklemede.

*

Bir de Kemal Salim var, ki esnaf birlik başkanı imiş ilçede. Merkezde tanıyan yok. Kendisini de tanımadığımızdan fazla yoruma gerek duymadan sürdürürsek, Haydar İkizer şanslı görünüyor.

Çıkışları, sözleri, hal ve hareketleri, açıklamaları yerli yerinde. Ne diyor bakın; “Partim kimi aday gösterirse ona destek vereceğim!”

Bunu her babayiğit söylemez. Ben der, ben der… Bu bir siyasi ahlak, bu bir dürüstlük. Bu bir parti geleneği. Dik duruş, onurlu duruş.

Ben merkezli değil, biz anlayışı ile önseçime girildiğinde, İkizer’in aday gösterileceğine dair kanaatler yaygın.

*

Sürekli söyler, sürekli yazarım. Bir insan hakkında yorum yapabilmek için onu tanımak gerekiyor. Tanımadan, oturup iki hanek etmeden, biri bardak çayı yudumlamadan verilecek kanaat, not, bizleri, hepimizi yanıltır, mahcup eder!

İkizer, sağlıklı, eli ayağı düzgün bir siyasi çalışma sürdürüyor. Herkesi kucaklayan, insanların yüreğine dokunan, insan odaklı tutum ve davranışları ile gönüller inşaa eden siyasetçi olarak ilçede tanınıyor, biliniyor.

İnsan olmanın, erdemli olmanın, bir partiden seçilmiş olmanın etnik kökenle, bol sayılı etiketle, birkaç üniversite bitirmekle uzaktan yakından alakası yokken, bana göre bu seçimin galibi İkizer olacak gibi gözüküyor.

*

Yazıyı okuyunca, uzun seneler tanıdığım dostumuz, kardeşimiz Kamil Dalkara sitem edecek belki, ‘Mehmet abi bizi yok saydın!’ dese de, bu düşündüğüne kendisi de inanmayacağı için, yüreğimin yarısının kendisinde olduğunu hatırlatmak isterim.

Özetle önseçim de olsa bu yarış İkizer ile Dalkara arasında geçer, ama başkan adayı da muhtemelen ilçenin kefil olabileceği, halkta karşılığı olan aday adayının olacağını belirtmek isterim.

Ne kadarsa, o kadar!

*

NOT: Pazarcık için, dosya için yazacaklarımız, konuşacaklarımız daha bitmedi.

Her ne kadar bütün maçlar 0-0 başlasa da, seyirci ve saha avantajını, (mevcut başkan İbrahim Yılmazcan) 3 aday adaylı Bozdağ ailesini, Harun Eskigün, Mesut Ganidağlı ve Gökhan Binici ile Prof. Dr. Fuat Odabaşıoğlu’nu unutmamak gerek.

Siz unutsanız bile biz hatırlatırız!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol