TAŞERON İŞÇİLER, GiRESUN'DA MİTİNG YAPTI

Halayların çekildiği mitingin açılış konuşmasını yapan Giresun Kamu Şirket İşçileri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Hamza Türkmen, "Bizler artık ekmek korkusu, gelecek kaygısı yaşamak istemiyoruz" dedi.  İşçi Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Abdulaziz Özen de yaptığı konuşmada, taşeron işçilerinin çalıştıkları kurumlarda, kadrolu çalışanlarla aynı işleri yapmalarına karşın, özlük haklarının ihlal edildiğini, emeklerinin karşılığını alamadıklarını söyledi.  Özen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a da seslenerek, sorunları çözüm üretmesini istedi, "Milyonlar birinin bu işe dur demesini istiyor. Sayın Başbakanım, bu biri siz olun. Buna izin vermeyin, bu ülkede taşeron zulmüne son verin, kölelik düzenine son verin. Taşeron belasını da def edin" dedi.

Bir bölümü yağmur altında gerçekleşen miting sırasında bir kadın baygınlık geçirerek ambulansla Giresun Prof. Dr. İlhan Özdemir Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Miting, oynanan oyunlarla olarak sona erdi.

AKDERE DE MİTİNGTEYDİ

Kahramanmaraş’ta faaliyet gösteren Kahramanmaraş Kamu Şirket İşçileri Derneği (MARKAŞİD) Başkanı Bayram Akdere de katıldı. Akdere, Giresun dönüşü gazetemize yaptığı açıklamada, mitingin kendileri için oldukça verimli geçtiğini belirterek, şunları söyledi:

“Bizler yurt genelinde açılan 40 a yakın dernek ve 3 federasyonla beraber taşeron işçilerimizin iş garantisi ve güvenilir gelecek için mücadele ediyoruz... Tüm işçiler olarak diyoruz ki; eğer hayat müşterekse, eğer hayatı birlikte yaşıyor birlikte paylaşıyorsak, eğer aynı teri döküp aynı işte çalışıyorsak, eğer aynı şeye üzülüp aynı şeye seviniyorsak, eğer aynı kaderi paylaşıyorsak, aynı ekmeği paylaşıp aynı sudan içiyorsak, o zaman biz biriz o zaman biz eşitiz.   Taşeron işçinin tanımı artık emeği sömürülen ve hakkı bir takım menfaat düşkünleri tarafından gasp edilen kitle olarak yapılıyor. Bu tanım doğrudur. Kurumların belkemiği olan biz işçiler hak ettiğimizin karşılığını alamıyoruz. Asıl işi yapan biz taşeron işçiler asıl işverenin çalışanı olamıyoruz.

Mücadelemiz hakkın ve adaletin mücadelesidir. Davamız adalet davasıdır. Emeğinin karşılığı olanı alana kadar bu dava devam edecektir. Meydanlara inme sebebimiz budur. İçimizden yüreğimizden geçenleri anlatmak paylaşmak ve destek istemektir. Kandırılan sindirilen korkutulan bir kitle olmak istemiyoruz. Doğru ve adil olan ne varsa biz ordayız. Yanlış ve adil olmayan ne varsa da dim dik onun karlısında olacağız. İşçilere asıl hakkı olanı vermekten kaçarak açıklama yapanı veya yapanları kınıyorum. Asıl sorunu bir tarafa bırakıp gündemi yumuşatmak için yapılan açıklamalar doğru değildir. Sorunu kökten çözmek yerine kulağı tersten göstermeye çalışanlara inanmayınız. Biz iş garantisi ve güvenilir gelecek istiyoruz. Önemli olan yıllık izin değildir. Önemli olan mesai saatinin ne kadar olduğu değildir. Önemli olan iş garantisi ve güvenilir gelecektir”