Depremin ve siyasetin enkazı…

14 Ağustos 2023, 08:10

306 kez okundu.

Şahsım şehrinde insanlar tedirgin, işsiz, kaygılı, yarına dair güven duygusundan yoksun. İş dünyasından tutun, esnaf dahil, üreten çiftçi, çalışan tüm kesimlere, hatta kadınlara, çocuklara kadar, kimse ne dediğini, ne yapacağını bilemez hale gelmiş.

Aza önce ‘orta hasarlı binalar yıkılacak!’ deniliyor, sonra çark edilerek güçlendirme ile kurtulabilme formülü ortaya atılıyor, yani açıklama toparlanmaya çalışılıyor.

Depremin üzerinden 6 ay geçti, hasar tespiti hâlâ problem. Söyleyenler de bu problemin tuzu biberi olunca, kafalar tamamen karışıyor bu kez.

Vatandaş kime inanacağı konusunda tereddüt yaşıyor.

Barınma ve geçim telaşı, kaygısı tüm benliğimizi sarıp sarmalamış iken, insanların yüzü gülmüyor bir türlü. Hayaller, hatıralar, umutlar ve mal canın yongası misali tüm birikimler enkazla birlikte nereye gidildiği bilinmezken, gülümsemeyi, kahkaha atmayı unuttuk.

Pişmişi kelle gibi sırıtmak da kimsenin içinden gelmiyor!

Deprem travmasından kurtulamadık daha. Psikolojimiz allak bullak. ‘Bu da geçer ya, hu!’ diyoruz ama geçmiyor, baksanıza, artçılar sıklaştı, panik ve korku hâkimiyetini sürdürüyor her şeye rağmen.

Enkazlar günah gibi gözümüzün önünde duruyor. Yıkıcı firmaların derdi inşaat demiri, ‘altın ve para bulurum’ beklentisi. Enkazı, kansere davetiye çıkartan asbesti, kirlenen suları düşünen, takan yok!

Seçimler geride kalınca, ne ortak kaldı geride ne mertek! Baksanıza, düne kadar cumhur ittifakının kanatları altında seçime ve meclise giden ufak tefek partiler bile bugün sayın Cumhurbaşkanımıza çemkirmeye, iktidarı eleştirmeye başladılar.

Zamları eleştirdiler, (haksızlar mı, tabi ki hayır) atamaları, emeklilere reva görülen minnacık zammı, yerel yönetimleri eleştirdiler. Haklılar dibine kadar. Tamam da şekerparem, düne kadar neredeydin. Meclise gidemeyince oldu mu şimdi ortağına çemkirmek!

Eski dost düşman mı oldu?

Siyaset bu işte, örneğin şahsım şehrinde CHP Onikişubat ilçe kongresi yapıldı. Senelerin ilçe başkanı Ünal Ateş başkanlığı bıraktı, giderayak partiyi topa tuttu, siyasetin düzgün yüzü, il başkanı Esat Şengül’ü istifaya davet etti. ‘Ben yoksam, sen de yok olmalısın!’ der gibi.

Eder, etmez, o başkanın bileceği mesele. Bu tepki, bu isyan, aslında bir anlamda milletvekili Ali Öztunç’a karşı gelişin bir parçası.

İyi Parti için birkaç kelam etsem, ‘Seçimde bekleneni veremedi, istikrarı ve oyları koruyamadı, halkın nezdinde güven yitirdi, teşkilatlar nal topladı, toparlanması kolay olmayacak!’ desem, dostlar, arkadaşlar, ‘Mehmet abi, yine mi?’ diyecek.

Sustum, ağzıma bant çektim ve vazgeçiyorum!

Kendini toparlayan, ki seçimini asıl galibi, parlayan yıldızı, özellikle il başkanı görevi tevdi edildikten sonra il ve ilçe yapılanmasına ağırlık-önem veren sevgili Muhammet Aydoğar, çıtayı yükseltiyor, zaten 14 Mayıs seçimlerinin sürpriz adayı idi, zaten karizması ve samimiyeti sebebiyle aldığı 35.127 oy hanesine ‘başarı’ olarak yazılmıştı, şimdi eli daha da güçlendi, güçlenecek görünüyor.

Metropol ilçeler dâhil, ilçe teşkilatlarındaki yapılanma hız kesmiyor. Sürpriz isimler çıkacak gibi karşımıza. Özellikle belediye başkan adaylıkları için öyle isimlerle tanışacağız ki, aklınız duracak, dudaklarınızı ısıracaksınız!

Geçen haftaki yazımda sormuştum, ‘Onikişubat belediye başkanı kim olmalı?’

Bazı isimler telaffuz edildi, zarf atıp, falan mı, feşmekan mı diyenler de çıktı. Yorumların haddi hesabı yoktu kuşkusuz. Tabi açık vermedik, ipucu bile koymadık ortaya.

Ne kadar da çok siyaset meraklısı varmış, telefon açan açana, soran sorana. ‘Abi şifreli yazıyor, isim vermiyorsun. Kim bu meçhul şahıs, dinamik, siyasete ve yerel yönetimlere heyecan katacak kimse, kim?’

Bekleyin dedik, laf dinlemiyorsunuz. Şartların oluşması bekleniyor, ağır abilerle istişareler sürüyor. Tabi ki açıklayacak yakında.

Belki bir canlı yayında, belki bir basın toplantısında. Bekleyin dediysek, bekleyeceksiniz!

Bakıyorum, yok hükmündeki partiler bile başkan adayı çıkartmaya hevesliler, niyetliler. Kardeşim, millet ittifakında bile oy yüzdeniz yüzde 1’i bile bulmazken, (Bakmayın bazılarının piyangodan çıkar gibi milletvekili olup Meclise gittiğinde, şans işte, kısmet, kader işte) sanki bakkal dükkânı işleteceklermiş gibi, belediyelere yönetmeye talip oluyorlar.

Tamam da, oy’un belli, kapasiten yetersiz. Bakın, haksızlık etmeyelim, bazılarını tanıyorum, bölgede ciddi manada karşılığı var, başkanlığa adaylığını koyarsa ve seçilirse, on numara beş yıldız yerel yöneticilik yaparlar.

Adam kıtlığının yaşandığı günümüzde, o isimlerin de kıymetini bileceksiniz vakti saati, günü geldiğinde.

Kimse kareköküne bakmıyor, kimse özgül ağırlığını terazinin kefesinde tartmıyor, kimse nereden geldiğini, nereye gideceğini bilmiyor. Bildiği tek şey, ki onu da çok iyi bildiğini sanıyor, siyaset…

Nerede hata yaptık biliyor musunuz, şimdi yazsam, söylesem bazılarının kanına okunacak, bazıları çemkirecek. Olsun, doğru tek, bunu da yazmaktan feriştahı olsa yazmama mani olamaz!

Gücü yetmez!

Kaldırıma taş diye döşenmeyecek adamları, isimleri başımıza taç ettiğimizden iki yakamız bir araya gelemiyor, zaten dışarıda lobi oluşturmakta da sıkıntı çekiyoruz, ki bakın, önümüzde bir mahalli seçim var, büyükşehire başkan adayı olarak ismi geçmeyen bir ben yokum, bir de Neşe hanım.

Siyaseten ömrünü tamamlamış, miadını doldurmuşları, kenara alalım şöyle!

Yeter yani, yeter gayri… Yeter’i biliyorsanız! Bizim mahallenin deli kızıydı, kocaya kaçtı, izini kaybettirdi.

Zaten günümüzde herkes ekonomist, herkes deprem uzmanı, pandemiden dolayı herkes doktor, herkes usta futbol yorumcusu, herkes siyaset allamesi.

Çapına, kalıbına bakmayanlar şehri yönetmeye kalkışıyor.

Son olarak AK Partinin yüz akı, delikanlı adamı, dürüst insanı, kalender ve beyefendi yüzü Av. Fırat Görgel’in şu sıralar istifası konuşuluyor, tartışılıyor. Ha istifa etti, ha edecek beklentisi şehre dalga dalga yayılmış iken, büyükşehir mi, Onikşubat ilçe belediye başkanlığı mı, o tartışma konusu oldu.

Yakışır Fırat Görgel’e.

Şehre, sorunlara hakim, çevresi, teşkilatı ile uyumlu insan sayısına hasret olduğumuz şu günlerde, kıymetli Görgel’e bu şehrin ihtiyacı var.

Sayın Görgel’in de şehre, hizmet noktasında topluma…

Hakkında hayırlısı…