Erken öten horozun kafasının kesildiğini bilirdim de, çok konuşanın kafasının kesilip kesilmeyeceğine dair bir fikrim olmadığı için, erken konuşmasam da dik konuşan ve muhalefet etmeyi seven birisi olarak, korkuyla barışık olmayan yanımı sevdiğimi itiraf edebilirim.
Peki ben sorayım, halkı uyandırmak, uyarmak, kurumları çalışır hale getirmek anlamında eleştirmek, kış uykusundan uyandırmak suç mu?
Hani fıkrayı anlatırlar, köyde bir horoz vardır. Her sabah bağırıp dururmuş. Bir gün sesi soluğu kesilivermiş aniden. Köy halkı sahibine horozun artık sesinin neden gelmediğini, neden ötmediğinin sebebini sormuşlar.
Horozun sahibi de; ‘Cemaat şikâyet ediyordu bizi uyandırıyor, bırakmıyor ki uyuyalım diye. Ben de bu şikâyetler üzerine kafasını kestim!’ demiş.
Bu fıkra Muhammed Hüseyin Şehriyar’dan. Anlaşıldı ki, halkı uyandırmak isteyenlerin kafasını kesiyorlar. Susturuyorlar. Öyle veya böyle.
Amma parayla, amma sırayla!
*
İncitmeden, hakaret etmeden, belden aşağı vurmadan, kırıp dökmeden ve haklı gerekçelerle yazarsan rahat ol.
Aferin derler, ‘işte bu!’ diyerek nokta koyarlar!
Yok illa ki kafamı koparsınlar, bedenimden ayırsınlar istiyorsan, meydan senin koçum! Kim tutar seni, hadi salla ona buna, hadi yüreğin atıyorsa!





