Çetrefilli soru tabi.

Hepiniz de, ‘Tabi ki çevreyi kirletene ceza yazılır, şikâyet edene de ödül verilir!’ dediniz yanıldınız şekerim. Doğru olanı, aslında çevre katliamına sebep olana, çevreyi kirletene, toplum ve insan sağlığını hiçe sayan her kim ise, tesisler herhangi kimin ise ceza ona hak iken, ona müstahak iken, ona yazılması gerekirken, şikâyet edene de duyarlılığından, hassasiyetinden ötürü teşekkür etmek lazım gelirken, ödül verilmesi gerekirken, tersi olmuş bu kez.

*

Peki, bu skandal hadise şahsım şehrinde mi yaşanmış, yok canım, panik yapmayın hemen! Bizim şehrimizde sanayicilerimiz suları kirletmezler, çevreye karşı duyarlıdırlar, hatta işletmelerinin sloganları bile ‘çevreye duyarlı işletme’ olarak nitelendirilir, reklam edilirken, burası Türkiye abiciğim, burada her şey olur, her şey mübah!

Fakat haklı da olsanız, kimseden ödül falan beklemeyin!

Ekmek yediğinize, yaşadığınıza şükredin! Hatta bayramda kurban kesemediyseniz, borç harç edinin, gerekirse kredi kullanın bir de kurban kesin! Garibana, fakir fukaraya göndereceğinize, bir budunu da bana yollayın!!

Uzattım biliyorum ve anlatıyorum…

*

Yok ya anlatıp da zamanınızı çalmak, içinizi karartmak, sizi günaha sokmak, ağzınızdan kötü laf çıksın istemiyorum!!! Kafanızı şişirmeyeyim yok yere, durduk yere, lüzumsuz yere!!! En iyisi alta koyduğum gazete küpürünü okuyun, buzdolabı resmi altına ‘buzdolabı’ yazmak istemiyorum.

Aha o küpür…

Bereket versin, ki sevinmiyorum desem yalan söylerim, Allah çarpar sonra, bizim sanayicilerimizin böyle bir niyeti hiçbir zaman olmadı!!!

Onlar katı ve kimyasal atıklarını, kendi işletmelerinde kurdukları arıtma tesisinde temize çıkartıyorlar!!!

Aksu Çayı mesela… İddia edildiği üzere, güya fabrikaların kimyasal ve kirli suları çaya akıyormuş da, doğayı, çevreyi kirletiyormuş da, barajdaki balıkları, diğer canlıları öldürüyorlarmış da, mış da mış mış!!!

Hepsi yalan, vallahi yalan, billahi yalan!!!

Herkes yapar ama bizde yanlış olmaz. İnanmıyorsanız Sibel Can’ın ‘Vallahi yalan’ şarkısını dinleyin!

*

Kaldı ki çok başarılı, memurlar arasında din, inanç, parti ayrımı yapmaksızın usuletle ve suhuletle yöneticilik yapan, insanları etnik kökeni sebebiyle ötelemeyen, işini çok seven, şehrimizin en başarılı ili müdürleri arasında gösterilen çevre ve şehircilik yöneticileri varken, kim, hangi zengin, hangi işletme kirli sularını, kimyasallarını barajlara, derelere döker!!!

Çok şükür hepsinin de arıtma tesisi kurabilecek hem yetenekleri, hem paraları var!!! Onlar çevreye duyarlı, insan sağlığına önem veren işletmeler, patronlar!!!

Bizde yanlış olmaz!!!

Elhamdülillah, hamdolsun, çok şükür şehrimize, aşımıza, işimize, çevremize ve memleketimize sevdalıyız. Bizim sevdamız Kahramanmaraş!!!

Var mı bizim gibisi!!!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol