Dulkadiroğlu ve şehrimizin ilçelerinde ve kırsal köylerde ciddi su alt yapı elektrik sorunları var. Deprem, kuraklık, plansız yapılaşma sonucu günlük yaşamı etkileyen ciddi sorunlar yaşıyoruz. Buna bir de su planlamasını doğru yapamayan Kaski idaresinin zamanlama hatası da etkileyince milletin sabrı kalmadı.
Toz toprak yolların köstebek çukuru olması, milletimizi hayat kalitesini ciddi oranda etkiliyor. Susuzluk sabır seviyemizi düşürüyor. Yollarda araç ilerlemesi mümkün değil, doğru gidiyor. İnsanda sinir başlayınca doğru analiz yeteneği de kayboluyor.
Öfke hali aklın önüne geçip ağızdan hoş olmayan cümleler çıkıyor. Bu süreçte KASKİ Büyükşehir belediyesi yetkilileri ve ilçe Belediye çalışanları azimle çalışmalı sorunları halkımızın faydasına çözümler getirmeli. Vatandaşımız öfkeden kaynaklı çoğu zaman sorununun çözümünü yanlış yerde arıyor.
İlla bir suçlu bulmak gerek diyor. Örneğin Su alt yapısı yenileme KASKİ de. Vatandaş sorunu yerel idarede buluyor.
Ana Cadde Büyükşehirde suçluyu ilçe belediyelerinde arıyor. İdareciler sorunlarımızın ciddiyetinin farkında. Çözüm şekli konusunda kararı Ankara vermiş. Yerel idarelere sormamışlar bile.
Ciddi ekonomik sorunlar işsizlik alt yapı sorunu toz toprak elektrik alt yapı sorunları tüm toplumu etkiliyor. Millete sabır, idarecilerimize azimle ile çalışma düşüyor. Bu süreçte öfkemizi kontrol etmek hepimizin menfaatine.
Yapıcı çözüm odaklı eleştiriye hepimiz açık olmalıyız. Sosyal hayata bakıyorum, biri öfkeden bir cümle kurmuş, arkasından pusuda bekleyen binler öfkesini kusuyor.
Çözüm odaklı idarecileri cesaretlendirmek varken onlara hakaret etmek küfür etmek saygısızlık yapmak toplumun menfaatinin aleyhine işler. Biri sorunu çözmek için yetki alsa ve onu dövsek hakaret etsek o makama yeni birileri gelir mi. Yetki kullanılmaz ise iş olmaz.
İdarecilerimiz de vatandaşın sorunlarını çözme konusunda yetki almayan memuru da işçiyi de orda barındırmasın. Bugün şehrinizde sorunları çözme konusunda tüm siyasi irade sahibi erkler risk almış ve sorunu sümenaltı etmemiş. Zor da olsa karar kılınmış. Önümüz aydınlık. Bu süreçte hepimize sabır düşüyor. İşini yapmak için gayret gösterenlere destek vermek düşüyor. İşini iyi yapmayanları yöneticilerimiz takip etme sorumluluğu var.
İnanıyorum ki şehir olarak 1 yıl sonra birçok problemi çözmüş, rahatlamış olarak hayata devam edeceğiz.
Rabbim sabrımızı arttırsın!
*
Yukarıda okuduğunuz satırlar, bir eğitimci, bir Bertiz bölgesinin akil insanı, bölgenin hafızası diyebilecek kadar sorunlara ve bölgeye hakim Erdoğan Eryılmaz kardeşime ait.
Okuyunca, altına imzamı attım önce, sonra da sizinle paylaşma gereği duydum.