Tavla oynamayı bilmem. Cahillikten olsa gerek, kahve kültürüm hiç olmadı. Hiç de öğrenmek için merak etmedim, heves içinde olmadım. Erzincan Sümerbank Müessesesinde iken, (lojmanda kalırdım) o büyük, efsane vali Recep Yazıcıoğlu (Nur içinde yatsın, mekanı cennet olsun!) lokalimize gelir (korumasız ve bisikletle) sohbet eder, çay içer, dilinin döndüğü kadar siyasilere, bürokrasiye demediğini bırakmazdı.
Merhum Yazıcıoğlu, ‘Yahu Maraşlı, şurada bir çay ısmarla da sana tavla oynamayı öğreteyim!’ derdi. Bende o yetenek yoktu herhalde ki, hiç heves etmedim.
Erzincan Can televizyonuna çıkar, Allah ne verdiyse bürokrasiyi, siyasileri, Ankara’yı topa tutar, yerden yere vurur, dinlerken irkilir, ‘tamam, yarın İçişleri Bakanlığı görevinden alır!’ derdim ama o yerini hep korurdu. Bir cesaret abidesi, bir eyvallahsız mülki amirdi rahmetli.
*
Hiç Unutmam, bir gün makamına iktidar partisinin il başkanı gelir. Bazı talepleri, önerileri olur. Sabırla dinler merhum Yazıcıoğlu, oturduğu koltuktan ayağa kalkar, biraz da sinirli bir sesle; ‘Başkan, başkan! Şehri yönetmeyi bana bırakın, siz aklınızı kendinize saklayın, siyasetinizi dışarıda yapın!’ demiş, resmen makamından kovmuştu.
Sporcu kimliği de vardı. Rafting tutkunuydu, hatta daha sonra Maraş’a gelmiş, bizim sularımızda da raftinge katılmıştı.
Sonrasını biliyorsunuz zaten!
*
Tavla oynayanlardan bilirim, duyardım, hileli zar atarlar, hileli zar kullanırlarmış.
Adaşım Mehmet Şimşek de öyle! Tavladan çakar mı bilemem de, ekonomistler hileli zara kullandığını söylüyor, yazıyor. Tekrarladıkları şu; gemi su alıyor. Doların zincire vurulduğu bilinen gerçek. Herkes biliyor kurların sahte olduğunu.
Millet sabah uyandığında, daha gözünü açmadan, elini-yüzünü yıkamadan sarılıyor cep telefonuna, önce dövize bakıyor, düştü mü, yükseldi mi, alçaldı mı, fırladı mı?
Döviz değil de fırlama sanki.
*
Geçenlerde bir önemli mesele hakkında birkaç yazı yazdım, bazılarının şaftı kaydı. Suratlarından düşen bin parça. Sağda solda dedikodumu yapıyorlar, biliyorum, farkındayım.
Kedi olmadan fare yakalamaya çalışanlarla işim yok! İcat çıkartmak benim işim!
Tavla bilmesem de zarların hileli olduğuna dair şaibeler geliyor kulağıma!