2023-05-05 11:01:12

Dinle Maraş’ım bu şiir acılı, bu şiir ezgili

Coşkun BAYARÇELİK

05 Mayıs 2023, 11:01

Ama ne yazık ki hakikat bu yazılmalı. Bir kar yağar Maraş’ım gül bahçelerine, tomurcuklar üşür, çiçekler donar ve beyhude dolanır bal arıları. Bu kaçıncı bahar Maraş’ım, bu kaçıncı tufan.

Ağlamak geliyor içimden Maraş’ım. Ama bu devran böyle sürmemeli, Sütçü İmam gibi bir kahraman çıkmalı, yerleri çatlatırcasına, gökleri yararcasına avazı çıktığı gibi bağırmalı ve Maraş’ım titreyerek kendine özüne dönmeli.

*

Bir afet yaşadık ki, yolumuz uzun ve zahmetli. Bir ya da bir kaç kişilik ekiple değil büyük bir birleşmeye ihtiyacımız var şu an. Sen, ben bir şey yapamayız, biz olursak yaparız, hepimiz olursak başarırız. Büyük sanayi kuruluşları, sivil toplumlar ve halk olarak el ele verirsek Maraş’ımızı ölü bir şehirden öncü bir şehir haline getire biliriz. Fiskeci ağabeyim, hastanelerin büyük bir rant haline dönüşmesinin mükemmel bir şekilde kaleme aldığın için ayakta alkışlıyorum seni.

*

‘Yahu üstad sen de amma abartmışsın!’ diyebilmeyi çok isterdim lakin ne yazık ki yazdıkların çok doğru. Biz niye böyleyiz Mehmet ağabey, hangi kurum ya da kuruluşlar da niye insanımızın ceplerine odaklanıyoruz hemen.

Hele hele söz konusu insan sağlığı ise. Bizim örfümüzde insanı yaşat ki Devlet yaşasın geleneği başlıca düsturumuz değil mi. Parasını alalım da, yaşasın, yaşamasın hiç önemli değil düşüncesi ile hareket ediliyorsa vah halimize ki vah. Gerçek mana da işine sadakat ve özverili olan doktorlarımızı ayrı tutmak gerek.

*

Eskilerin dediği gibi hani hep gözü yaşlı birisi için, ne kara günlü, ne bahtı karaymış misali, Maraş’ımızın da bahtı kara maalesef. Seçilmiş olanların bu şehre yakışır bir kahramanlığını görememek ne kadar acı veriyor değil mi. Bir başka makaleniz de, Antep'ten Ankara'ya giden Maraşlı bir ağbimizin oraya vardığında otobüse çıkan x partili milletvekilinin söyledikleri, depremden dolayı geçmiş olsun dileklerini iletip, sizler için ne yapabilirim, isteklerinizi danışmanıma çekinmeden iletebilirsiniz demesi ne kadar gurur verici ve onurlu bir davranış.

Çok duygulandım ben bu satırları okurken. Bizim milletvekillerimiz niye yapmaz diye de iç çeker, gözyaşlarınızı sessiz sedasız içinize akıtırsınız. Ve maalesef ki hep aynı teraneler ile bozuk bir plak gibi aynı telden dem vuruyoruz ama sesimiz de, sessiz çığlığımız da havada kalıyor. Aslında bize kafa kırık adamlar gerek, madem halk seçecek milletvekillerini, e o zaman halkın içinden kırık adamları getirtmek gerek.

*

Arayla, lüks ile işi olmayan amma tuttuğunu koparan adam gibi iş yapan, hatta biraz değil en iyisinden haklıyla hakkını veren, haksızlık edene de hem söven, hem de döven olmalı milletvekillerimiz. Böyle baboşlar var mı derseniz, dolu adam sayarım.  Bakın görün o zaman hem işler uçak hızıyla hallolur,  hem vallahi, hem de billahi kimseler bize dın bile diyemez.

Dın diyenin de.....

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.