De ki: “Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, akrabanız, kazandığınız mallar, durgun gitmesinden korktuğunuz ticaret, hoşunuza giden evler sizce Allah’tan, Resul’ünden ve Allah yolunda bir cihaddan daha sevgili ise, Allah’ın emri (azabı) gelinceye kadar bekleyin. Allah fâsık kimseleri doğru yola eriştirmez.” (Tevbe 9/24)

İslam kıyamete kadar devam edecek bir din,

Kimse zarar veremez…

Yanlış yapan cezasını çeker o kadar…

Eğer bu dini biz hakkıyla yaşayamazsak, Allah başka birilerinin eliyle bu dini yeryüzüne hâkim kılar…

Belki bu yeni nesil, Japon’lar olabilir, belki Avrupa olabilir, belki Türkiye olabilir…

Kim bu dini hakkıyla yaşar ve yaşatırsa, Allah onları yükseltir…

Durum budur… Birbirimize dua edelim….

Yoksa yeryüzünde sapıkta bitmez, kötülükte bitmez…

Sapığın ve kötünün rengi yoktur…

Bazen bir Hristiyan, bazen bir Yahudi, bazen bir Müslüman, bazen de bir grup, bazen de bir zengin, bir fakir olabilir…

*

Mesele; Allah’ı bırakıp da, başkalarını ilah edinmemektir…

Günümüzün en büyük hastalığı, Allah’tan başka ilahlar edinmektir…

Allah’ı sever gibi kendi liderlerini sevme meselesidir…

Günümüzün çoğu Müslümanları, kendi liderlerini Allah’ı sever gibi, hatta Allah’tan daha çok seviyorlar…

Kendi liderlerini peygamberler gibi günahsız olarak düşünüyorlar…

İşte günümüzün en büyük problemi bu…

Bu konu anlaşılmadan, İslam anlaşılamaz…

Gerçek iman elde edilemez…

Bütün peygamberlerin tek gönderiliş gayesi: insanları kula kulluktan kurtarıp, Allah’a kulluğa davet etmektir… Yani Tevhittir…

*

Yaşamamızın gayesi: sadece Allah’a kul olmaktır…

İnsanlar, neden kendileri gibi birine kayıtsız ve şartsız teslim olurlar, anlayabilmiş değilim…

Yaratıcımızın, Allah olduğunu kabul ettiğimiz halde, neden Allah’ın sıfatlarını kullara veriyoruz;

- Sadece Allah kalplerden geçenleri bilir, başkası değil…

- Rızkı veren Allah’tır, başkası değil…

- Sıkıntıları gideren, dua edeceğimiz tek merci: Allah’tır, başka mekanlar ve şahıslar değil…

- Kayıtsız ve şartsız itaat edeceğimiz tek ilah var: Allah’tır, başka bir kurum ya da şahıs değil…

- Günahsız olan, sadece Allah’ın Resulü Muhammed (a.s)’dır…Başkası değil…

*

Yeniden imanlarımızı kontrol edelim, akaidimizi düzenleyelim…

Ehli sünnet kaynaklarında ilk konu, akaid konularıdır…

Açıp okuyalım bir akaid kitabını…

Fıkhı Ekber…

Nesefi akaidi…

Pezdevi akaidi…

  • Rüya ile amel edilmez, rüya delil teşkil etmez… Kişinin rüyası kendisini bağlar, başkasını değil…
  • Melekler nûranî varlıklardır, dişilik ve erkeklik özelliği yoktur… İslam toplumunda hala Cebrail (a.s) bir kadın kılığında resmedilmektedir…

Hristiyanların inancında bu vardır; melekleri Allah’ın kızları olarak görürler…

*

Düne kadar minibüslerde bile ibrahim (a.s)’ın İsmaili kurban etme fotoğrafında, Cebrail bir kadın kılığında gelmekteydi… Çoğu minibüsçüye bu fotoğrafın yanlış olduğunu anlattığımızda hemen yırtıveriyorlardı…

Evet… Mesele Tevhidi iyi anlamaktır…

Meselenin özü ortak koşmadan sadece Allah’a iman etmektir…

 Vesselam… Sözü Kuranın emirlerine bırakıyorum…

“İnsanlar arasında Allah’ı bırakıp da O’na eşler (endâd) koşanlar vardır. Onları, Allah’ı sever gibi severler. Müminlerin Allah’a olan sevgisi ise çok daha güçlü bir sevgidir. Zulmedenler (Allah’a eş koşanlar) azaba uğrayacakları zaman bütün kuvvetin Allah’ın olduğunu ve Allah’ın azabının pek şiddetli olduğunu bir bilselerdi! Kendilerine uyulanlar o gün azabı görünce, kendilerine uyanlardan uzaklaşacaklar, aralarındaki bütün bağlar kopacaktır. Uyanlar: ‘Keşke bizim için dünyaya bir dönüş olsa da, bizden uzaklaştıkları gibi biz de onlardan uzaklaşsak’ derler. Böylece Allah onlara, hasretini çekecekleri işlerini gösterir. Onlar cehennemden çıkmayacaklardır.” (Bakara 2/165-167)

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol