Bir de bu çıktı. Aynı yaşta olan gençlerin dün beraber olduğu veya tanımadığı yaşıtlarına sudan sebepler yüzünden saldırmaları, öldürmeleri, gazetelerin üçüncü sayfalarında yer almaya başlayınca, insan korkuyor, ’nereye gidiyoruz!’
Nereye gittiğimizi biz de bilmiyoruz. Biz de gençtik, fakat bu akran zorbalığı kelimesi, kavramı ile tanışmadık çok şükür.
Bir gazetede okudum, ‘ayağıma bastın’ bahanesi ile saldırıya uğrayan liseli bir genç, (hem de sınıf arkadaşı) yaşam savaşı veriyor. Evet, kurban 16 yaşında ve liseli.
*
Günümüzde arkadaşlıklar pamuk ipliğine bağlı. Tartışma kültürünü çoktan kaybeden gençlik, ki adına Z kuşağı diyorlar da, Z kuşağı kendini bir yere konumlandıramıyor henüz, sevgiden, saygıdan yoksun, ağzında bir dolu küfür, mahalle kabadayısı tipini yaşam biçimini seçmiş kendine.
Uyuşturucu kullanıyor, ruhsatsız da olsa silah taşıyor, bıçak taşıyor, patlamaya hazır bomba gibi, yok yan baktın, yok ayağıma bastın, yok kız arkadaşıma laf attın, yok bir sigara bile vermedin gibi sudan bahanelerle saldırıyor, öldürüyor, kendine kurban seçtiği kimseyi hayattan koparıyor.
*
Bu yaştaki gençlerin yaşam tarzı tam da geçiş dönemi. Çocukluktan kurtulup, gençliğe adım attığı yıllarda, gördükleri, yaşadıkları tamamen özenti.
Kendi ahlakını, kendi aile kültürünü yaşamak yerine, başka yerlerde, başkasından gördüğü yaşam tarzını benimseyince, aile kavramı zaten çoktan yok olup gitti, serseri bir gencik profili çıktı ortaya.
Bu akran zorbalığı çok tehlikeli boyutlara gidecek böyle olursa, sürerse.
İnsan gazetelerin üçüncü sayfasını açmaya korkuyor!





