Çok, uzun uzadıya akıl verenleri sevmem. Dinlemem de. Herkesin kendi aklına kendi yetiyor. Zaten bu zamanda da kimse kimsenin aklını beğenmiyor. Çok da ihtiyaç duyulacak şey değil.

Siz siz olun, bir siyasetçiye, bir belediye başkanına akıl vermeye kalkışmayın! Onlar her şeyi senden benden iyi bilir, senden benden iyi düşünür, senden benden daha çok plan-projeye sahiptir, senden benden çevresi daha geniştir.

Akıl hocasına, akıldaneye ihtiyacı yoktur onların!

Kendi akılları kendine yetiyor! Belediye Başkanımız Hayrettin Güngör, aday gösterildiğinde, sonrası koltuğa oturduğunda kendisine söylenenleri tutsaydı, anketlerde düşük çıkmaz, bir 5 yıl daha büyükşehir belediye başkanı olarak kalırdı.

dürüst müydü, sonuna kadar, kurumun delikli kuruşuna halel getirdi mi, asla! çıkarcılara, rantçılara, işbirlikçilere fırsat verdi mi, çanak tuttu mu, tabi ki hayır!  Zaten bunları yapsaydı bir 5 yıl daha bu şehri yönetecekti.

Kendi bindiği dalı kesti. Ceremesini çekiyor. Pişman mı, zannetmiyorum!

*

Sayın Hayrettin Güngör yeniden aday gösterilmeyince, sosyal medyada linç girişimine uğradı, yargısız infazlar peş peşe geldi. Herkes kendini hâkim ve savcı yerine koyup, neredeyse darağacına çekmeye kalkıştı. Haddini bilmezler, hadsizler, izandan yoksunlar etik dışı ve iğrenç kelimelere, cümlelere boğdular.

Bugün Hayrettin Güngör’ü linçe kalkışanlar, yargısız infaza yeltenenler, unutmayın, Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından  büyükşehir belediye başkan adayı gösterilen bugün ona methiyeler düzen, ‘Aslanım, kaplanım!’ diyenler, ‘Helal olsun sana, başarılar diliyoruz, hakkındı’ goygoyculuğuna soyunanlar, yarın, ki 5 sene sonra Fırat Görgel için de bir kenara yazın, yarın aynı şeyi yazacaklar. İnşallah yanılırım, inşallah bu yazdıklarımdan mahcup olurum, ki bunu çok istiyorum! Çünkü amiyane tabirle, bu seçmenin ne önünden gidiliyor, ne arkasından. Güvenmiyorum.

Siyaset ve eleştiri kültürü şirazesini kaybetti. Siyasi ahlakı da.

*

İnsanda biraz vefa olur, insanda biraz utanma olur, insanda biraz hayâ olur! Tabi ki Fırat Görgel başarılı olacaktır, hepimiz ona destek olacak, dua edeceğiz! O da bu şehrin evladı, bu şehrin Ertuğrul’u.

Sonuna kadar yanındayım!

Koltuğa oturmadan başlayacaklar akıl vermeye, ‘Şunu yap bunu yapma, şunu getir bunu getirme, şuna imza at buna atma, burayı yık şurayı yıkma, belediyenin kapısını yakma, koltuğu kapının önüne koyma, kapını sürekli açık tut, siyasi ayarım yapma, partizanlıktan uzak dur!’

Kime ne anlatıyorsunuz siz! Here zaman demiyor muyum, Fırat Görgel bu şehrin evladı, siyasetin hafızası. Şehrin tüm sorunlarına vakıf.

Onun kimsenin aklına ihtiyacı yok. Tabi ki danışmanları olacak, yardımcıları olacak, genel sekreteri olacak, yükünü azaltacak güçlü bir kadrosu olacak!

Ama ilkokul çocuğuna akıl verir gibi ona belediyecilik dersi vermek kimsenin haddi değil.

*

Aceleniz ne? Hele bir koltuğuna otursun, kendini bulsun, şu ‘Hayırlı olsun!’ muhabbetleri, çay-kahve fasılları erken bitsin, siz o zaman görün nasıl başarı hikâyesi yazacağını.

Desteğimiz ve duamız Görgel için!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol