TSO’DA YENİ DÖNEM

 21 Ocak Pazartesi akşamı, TSO salonundaki yemekli toplantıda, adeta final havasındaki ortamda, yani meclisin 49. toplantısının açılış konuşmasını yapan Meclis Başkanı Şahin Balcıoğlu, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden usta gazeteci Mehmet Ali Birand için başsağlığı diledi, onunla ilgili kısa da olsa bir hatırasını paylaştı konuklarla, biraz da her zaman yaptığı gibi özeleştiride bulundu, kendini eleştirdi, “Arabamızın en küçük bir arızasında sanayi sitesine koşuyor, bakımını yaptırıyoruz, lakin bizi taşıyan bedenimizin  bakımını ihmal ediyoruz” diyerek sağlığın önemine vurgu yaptı.

“İyisiyle kötüsüyle bir 4 yıl geçti burada. Elimizden geldiğinde hizmet vermeye çalıştık. Bütün bunları yaparken, kendimle de hesaplaşma içinde oldum. Doğru ve güzel olan şeyleri yaptığıma inanıyorum, ama az, ama çok!” dediğinde, salondaki duygusal ortamı tarif etmek gerçekten zordu.

Son olarak da, Oda sekretaryasına, Oda’daki görünmez, gizli kahramanlara, meclis üyelerine ve herkese teşekkür ederek kürsüden ayrıldı. Salonda herkes ona hakkını helal etti.

KARAKÜÇÜK’ÜN İKİ YILA SIĞAN HİZMET BİLANÇOSU

Davet üzerine kürsüye gelen, Mehmet Balduk’un ayrılmasıyla, ara seçimle TSO Başkanlığına getirilen işadamı Kemal Karaküçük, önce ülkenin ekonomik ve siyasal anlamda geldiği noktayı gözler önüne serdi, siyasi iradenin bu kente kattığı artıları sıraladı, ancak süresi biten 5084 sayılı teşvik yasasının bir üç yıl daha uzatılmasının elzem olduğuna dikkat ve işaret etti, 23 Şubat’ta yapılacak olan genel kuruldaki başkanlık seçimi için aday olduğunu açıkladı.

Konukları selamlayarak konuşmasına başlayan Kemal Karaküçük, hoş geldiniz dedi, arkasından da, 2012 yılında, dünya ekonomisindeki belirsizlikler, borç krizleri, resesyon beklentileri, Avrupa ekonomisindeki gerileme tahminleri, ulusal ekonomideki not artıran gelişmeler, iç politikamızda yaşanan sıcak olaylar ve değişim sancıları, yanı başımızdaki iç savaş, Ortadoğu’daki siyasi karmaşa ile birlikte bir yılı daha geride bırakarak yeni bir yılda, yeni umutlara doğru yol almış bulunduklarını söyledi. 

Her şeye rağmen geçtiğimiz dönemde, Türkiye dünya ekonomisinin en önemli aktörlerinden birisi konuma gelmiş, 780 milyar Dolar milli hasıla ile dünyanın en büyük 17., Avrupa’nın ise 7. büyük ülkesi olduğunun altını çizen Karaküçük, “Türkiye, küresel ekonomik krizden en hızlı çıkan ve son dönemdeki küresel ekonomik belirsizlikten en az etkilenen ülkelerden birisi ve Avrupa’nın en hızlı büyüyen ekonomisi durumundadır. Son on yıllık dönemde ortalama büyüme oranı %6 olmuştur. 2011 yılında Türkiye ekonomisi %8,5, 2012 yılının 9 ayında ortalama %2,6 büyüme sağlamıştır. Kişi başına düşen gelir, son 10 yılda 3.500 dolardan 10.450 dolara yükselmiş, satın alma gücü paritesine göre ise kişi başına gelir 16 bin dolara yaklaşmıştır.

IMF raporlarına göre dünyanın en kalabalık 19. ülkesi konumunda olan Türkiye, Dünya Bankası verilerine göre ise Rusya, Almanya, İngiltere ve Fransa’dan sonra Avrupa’daki 5. büyük işgücüne sahip bulunmaktadır. Her zaman ve her platformda söylediğimiz gibi, Türkiye çok büyük bir ekonomik ve ticari potansiyele sahiptir.

Türkiye’nin normalleşmesi, demokratik adımların atılması, hukuk reformu ile adalet sisteminin hızlandırılması, iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi, kaynaklarımızı ve enerjimizi azaltan terörün bitirilmesi ekonomik potansiyelin ortaya çıkarılması bakımından öncelikli alanlardır. 

Ülkemizin dünyada en büyük 10. ekonomi haline gelmesi ve 500 milyar dolar ihracat hedefini yakalaması ancak ve ancak Türk reel sektörünün yatırım, üretim ve ihracat performansına bağlıdır. 

Bu itibarla, her zaman savunduğumuz bir yaklaşımı burada tekrarlamak istiyorum. Türkiye, Türk sanayicisini, Türk esnaf ve sanatkârını, Türk işçisini ve Türk emeğini desteklediği ölçüde ekonomik başarı elde edebilir ve hedeflerine ulaşabilir.

Türkiye’nin ekonomik potansiyeli bakımından Kahramanmaraş’ın çok büyük önemi bulunmaktadır.

Kahramanmaraş tarım ve hayvancılığa dayalı bir ekonomiden gelerek; bugün sanayi üretiminde kullanılan enerji bakımından, Adana, Kayseri, Denizli, Mersin, Manisa, Eskişehir gibi üretim merkezlerini geride bırakmıştır.

Girişimciliği ile övünen Kahramanmaraş bu unvanını rakamlara da yansıtarak son on yılda 7,5 milyar TL özel sektör yatırımına imza atmıştır. Yılda 6 milyar TL sanayi hasılası ve 2 milyar doların üzerinde dış ticaret hacmi üretmektedir. Bu rakamları göz önüne aldığımızda Türkiye’nin en stratejik ilk 10 şehri arasında olduğumuzu söyleyebiliriz.

Değerli konuklar, Kahramanmaraş’ın bugün elde ettiği ekonomik başarıyı sürdürmek adına, asıl misyonumuz olan reel sektörün en güçlü sözcüsü olmak ilkesi doğrultusunda, Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptığım yaklaşık 2 yıllık dönem içerisinde yaptığımız çalışmalarımı sizlerle paylaşmayı arzu ediyorum” diye konuştu.

TSO Başkanı Karaküçük 2 yıla sığan hizmetlerini slayt gösterisi ile anlatırken, hayli heyecanlı, dersine çalışmış talebe gibiydi. Özellikle vurgulama yaptığı, Ticaret ve Fuar Merkezi projesi dikkat çekerken, sanayi ve iş dünyasının özleme duyduğu Serbest Bölge’nin gereksinimi ve önemine ilişkin düşüncelerini de herkes ayakta alkışladı.

TSO salonundaki son meclis toplantısına katılanlar arasında, KALİDA, MÜSİAD, TÜMSİAD, PAGİAD, PANİAD, KASİAD ve KMESOB gibi önemli sivil toplum kuruluşlarının başkanları, yönetim kurulu üyeleri yanında, sanayi ve iş dünyasının önemli isimleri de yer alırken, Kent Konseyi Başkanı Zeynep Arıkan, il genel ve belediye meclis üyelerinin de salonda olduğu gözlemlendi.