Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde bulunan Tekir Yaylasındaki su kaynakları ve alabalık tesislerinde incelemelerde bulunan Nevzat Pakdil, kaynakların ve havzaların değişik sebeplerden dolayı süratle kirlendiğini, temiz kaynakların bulunmasının neredeyse imkânsız hale geldiğini söyledi.
Havza koruma eylem planlarının devreye girmesi ile birlikte suyun kirlenmesinin önüne geçilecek çalışmaların yapıldığı ifade eden Pakdil, “2014 yılından itibaren bir dizi tedbir alınarak, suyun kirlenmesinin önüne geçilecek. Günümüzde birçok organize sanayi bölgesi ve sanayi tesisleri su kaynaklarımızın kirlenmesine yol açıyor. Süratle tedbirleri alıyoruz. Çünkü kullandığımız suyun, toprağı, havanın temiz olması gerekiyor. İnsan hayatı için en önemli husus olan bu konunun üzerinde hassasiyetle duruyoruz” şeklinde konuştu.
“SU HEM KAYNAĞINDA ÖLÇÜLECECEK, HEM DE TÜKETİMDE”
Su verilerinin tam olarak hazırlanması, suyun verimli olarak kullanılması için suyun hem kaynağında hem de tüketim aşamasında ölçüleceğini ve kaçak oranının tespit edileceğini sözlerine ekleyen Pakdil, “Bu yıl kuyulara sayaç takma mecburiyeti getirildi. Böylece yüz binlerce kuyu kontrol altına alınmış oldu. Hiçbir kaynak sınırsız değildir. Öyle ise sınırlı kaynakları en verimli şekilde kullanmak zorundayız. Bunun için de ciddi bir eğitim stratejisi belirlemek durumundayız” ifadelerini kullandı.
Su kaçaklarının önlenmesi için de çalışmalar yapıldığını ifade eden Nevzat Pakdil, “Hâlihazırda veri tabanlı kontrol ve izleme sistemi bulunan belediyeler, su kayıp oranlarını yönetmeliğin yayımlandığı tarihten itibaren 2 yıl içerisinde yüzde 40, takip eden 2 yıl içerisinde ise yüzde 30 düzeyine indirmekle yükümlü tutulacak. Veri tabanlı kontrol ve izleme sistemi bulunmayan belediyeler ise su kayıp oranlarını yönetmeliğin yayımlandığı tarihten itibaren kaçakları, 3 yıl içerisinde yüzde 40, takip eden 2 yıl içerisinde ise yüzde 30 düzeyine indirme gibi bir mecburiyeti bulunmaktadır” diyerek açıklamalarını tamamladı.