“Fertlerin hayatında olduğu gibi toplumların hayatında da tarihin çok önemli bir yeri ve anlamı vardır. Bu nedenle toplumlar tarihlerini doğru bilmeli, gerekli dersi çıkarmalı ve bunu da gelecek nesillere mutlaka aktarmalıdır. Bu nedenle her yıl 5-12 Şubat tarihleri arasında şehrimizde organize edilen anma ve kutlama etkinlikleri bu eşsiz destanın gelecek kuşaklara aktarılması için çok önemlidir.
Her yıl olduğu gibi Kahramanmaraş’ımızın düşman işgalinden kurtarılışının 96. yıldönümünü de büyük bir coşku ve heyecanla 7 den 70’e hep beraber tek yürek halinde kutluyoruz. Kahramanmaraşlı için 12 Şubat demek, din ve vatan, özgürlük ve bağımsızlık, ezan ve bayrak için her şeye rağmen, herkese karşı başarılmış, bir millete vurulmak istenen esaret zincirinin kırılışının, milli dirilişin ve şahlanışın adıdır.
Maraşlı, birlik ve beraberliğini, vatan sevgisi ile pekiştirip, aziz vatanı kanları uğruna korumuş ve kurtuluş meşalesini Maraş'tan ateşlemiştir. Anadolu'nun işgalden kurtulan ilk ili olan Maraş, kahramanlık destanıyla tarihin altın sayfalarında yerini almıştır.
Bu nedenle 96 yıl önce bu topraklarda verilen ve 22 gün 22 gece süren bu şanlı mücadele sadece Maraşlının değil, Mustafa Kemal Atatürk ve Kazım Karabekir’in de kurtuluş sonrası çektikleri tebrik telgraflarında belirttikleri gibi, bütün Türk Milletinin bir var oluş kavgasının hikâyesidir aslında. Diğer bir ifadeyle, Fransız ve Ermeni işgalci askerlerinin Maraşlı Müslüman Türk kadınının örtüsüne el uzatması karşısında silahını ateşleyerek “bugün namus günüdür” diyen Sütçü İmam’ın, “Kalesinde Bayrağı dalgalanmayan ülkede Cuma namazı kılınmaz” diyerek halkı işgalcilere karşı harekete geçiren Rıdvan Hoca’nın, kurduğu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ile her mahallede birlikler kurarak halkı örgütleyip harekete geçiren Aslan Bey’in, Muallim Hayrullah’ların, Senem Ayşe’lerin, Mıllış Nuri’lerin, Rafet Hoca’ların ve “Maraş bize mezar olmadan, düşmana Gülzar olmaz” diyen kahramanların varoluş mücadelesinin adıdır.
Bu vesileyle Bağımsızlık ve Kurtuluş Savaşı’nda din, vatan, namus ve mukaddesat uğruna canını ortaya koymuş şehitlerimize Yüce Allah’tan bir kez daha rahmet diliyor, gazilerimize minnet ve şükranlarımı sunuyorum.”