KANLIDERE’YE DİKKAT!

YAŞAM

Bir zamanlar dediğimiz, 1920 Maraş Harbinden önceleri, Maraş üzerinde hâkimiyete kurmaya çalışan Bayazıtlılar ile Dulkadiroğlu Beyliği arasında ciddi kavgalar, çatışmalar ve savaşlar olurdu.

  Şimdiki Kanlıdere dediğimiz yer, o zamanlar içinden kirli sular akan ve şehri adeta ikiye bölen bir sınırdı. Derenin bir tarafına Dulkadiroğlu, diğer tarafına da Bayazıtlılar hâkimdi. Bu iki beylik arasında şiddetli ve sürekli kavgalar, çatışmalar, savaşlar çıkar bu yüzden de sınır olması sebebiyle bu derede çok kan akardı. Kirli suların aktığı dereye ‘Kanlıdere’ denilmesinin öyküsü bu.

GÜNÜMÜZE GELİRSEK…

İki yakayı, yani Ekmekçi ve Turan Mahalleleri ile Kayabaşı Mahallesini birbirine bağlayan ve mimari özelliğine göre Genç Osman döneminde yaptırılan köprü, hem üstünden, hem de altından araç ve yaya trafiğinin sağlandığı köprü olarak senelerdir kullanılırken, üzerindeki kitabeye bakılırsa, Kurtuluş Savaşı yıllarında düşmanın yoğun olarak yerli Müslüman halkı katletmesinden dolayı ‘Kanlıdere’ olarak anıldığı yazılı.

KÖPRÜ SOS VERİYOR, AMAN HA!

Tabi zamanla onarımda kullanılan beton yüzünden özelliğini kaybetme aşamasına gelmiş.

Bugün Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu uhdesinde bulunan ve XIX yüzyıl sonlarında yapıldığı bilinen köprü, bugün yer-yer uluşan çatlaklıklar, kaya taşlarının düşmesi ve duvarların yarılması ile SOS veriyor.

Üzerinden her gün binlerce araç ve yaya geçtiği göz önüne alınırsa, restore edilmesi, insanların can ve mal güvenliği açısı bir yana, geçmişten geleceğe miras olarak devri için ilgililerin dikkatini çekmek istedik.

  

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.