O vakitler bu röportajım çok ilgi çekmişti. Çünkü merhum Kamil Abacıoğlu, donanımlı, bilgili, kültürlü bir insandı. Müftü vekili olması ötesinde, birçok mahalli gazetelerde yazılar yazmış, zengin bir arşive sahip derya idi özetle.
Sormuştum kendisine o zaman; “Allah muhafaza sana bir şey olursa, bu kadar bilgi-belge ne olacak. Ver bana şunları yayınlayayım!”
Gülümsemişti. “Ben öldükten sonra bunların hepsini yakarlar, ya da çöpe atarlar!”
O zengin kütüphanesi, o muhteşem arşivi şimdi ne durumda bilmiyorum da, günümüz insanlarının o zenginlikten nasibini alması gerektiğini düşünmüştüm hep.
MARAŞ YANSA TARİHİNİ YAZACAKTI
O vakitler, Kazancı Camii karşısındaki evde otururdu.
O kadar kültürlü, bilgi birikim sahibi idi ki, Allah muhafaza Maraş yansa yeniden tarihini yazabilecek yeteneğe, bilgiye sahipti.
O gözü gibi baktığı, kimseye vermeyi düşünmediği tarihi bilgiler, eserler, kitaplar dilerim yerini, sahibini bulmuştur, bulacaktır.
Bir derya idi, umman idi. Şimdi bildikleri ve sırları ile çekip gitti aramızdan.
Mekânı cennet olsun!