ILICA’NIN ÇEHRESİ VE KADERİ NASIL DEĞİŞİR?

Bu soru senelerdir soruldu. Yazılı ve görsel medya daha önce belde olan, büyükşehir yasası ile mahalleye dönüşen, üstelik de merkeze sıcak para akışı sağlayan tek mahalle iken, nedendir bilinmez sorunları ile sürekli baş-başa bırakıldı.

Bir anlamda kaderine terk edildi. Oysa tatil, sağlık ve turizm mahallesi Ilıca’ya gelenler, ki bu misafirlerin yüzde 80’i çevre illerden gelen insanlar, ilgisizliği ve bakımsızlığı vurgulamak adına “Gelin burasını Gaziantep’e bağlayayım!” deme cesaretini bile göstermişler, aslında işletmecilik alanındaki yetersizliği mesaj olarak vermişlerken, mevcut imkanlar değerlendirilmediği gibi, en önemli sorunu olan yol için dahi bir iyileştirme yapılmaması, ilçenin kaderini ve çehresinin değiştirilmesini zorunlu hale getiriyordu.

BÜYÜKŞEHİR ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI

Bugün mahallede iki hamam var. Birisi Büyükşehir Belediyesi sorumluluğunda, ki AKBEL işletiyor, ancak tesislerin çok eski olması hesabıyla yenilenmesi, çok amaçlı bir tesisi haline getirilmesi beklenirken, kimsenin burası için bir B planının olmaması mahalle sakinlerini, esnafını da kaygılandırıyor.

Hamam ihtiyaca cevap veremiyor. Kaldı ki Başkan Hayrettin Güngör, mahalleyi gezerken, Akbel’ce işletilen ve eskiyen hamamın yenilenmesi gerektiğini söylemiş, bunu da tüm esnaf duymuş ve memnuniyetle karşılamıştı. Yani Büyükşehir Belediyesi bu meselede elini taşın altına koymalıdır, vakit her geçen gün ekonomik ve ticari anlamda Kahramanmaraş’ın kaybı demektir. Şifa için gelenler de şikâyetçi. Mahalleye hareket ve bereket gelmesi için, çok eski olan hamamın yıkılarak çok amaçlı bir proje ile yeniliğe yelken açmalıdır. Böylece sadece yaz sezonunda değil, kışın dahi merkezden ve komşu illerden misafirlerin gelmesi sağlanacaktır.

Özetle, Ilıca’ya format atılmalı. Bu iş de, bu sorumluluk da Büyükşehir Belediyesine düşüyor.

Yenilenmeyi, format atılmayı bekleyen sadece Büyükşehir sorumluluğundaki hamam değil tabi. Vali Saim Çotur Tesisleri de baştan aşağı yenilenmesi, ömrünü tamamladığı için daha kapsamlı ve ihtiyaca cevap verecek yeniliklerle insanların hizmetine sunulmalıdır.

20 DÖNÜMLÜK ARSA SENELERDİR BOŞ DURUYOR!

Bugün için, bu konum ve bu potansiyel ve ilçe olmayı çoktan hak eden Ilıca’nın en güzel alanında 20 dönüm arazi, arsa var. 5 yıldızlı otel yapımı için ayrılmış.

Büyükşehir olmadan, tahminen 8 yıl önce, Özel İdare tarafından 5 yıldızlı otel yapımı için ihale açılmış, ancak ne hikmetse ihaleye kimse katılmamıştı. Sonra bu mesele beklemeye alındı. Üstelik de sıcak suyu hazır iken, mahallenin çehresini ve kaderini değiştirmeye müsait iken, sadece alt gelir gurubunun değil, üst gelir gurubunun da bu sağlık, tatil ve turizm semtine insanların gelmesini sağlamak dururken, yeni bir ihale için adım atılmadı.

Şayet 20 dönümlük alana 5 yıldızlı bir otel yapılsa idi, ziyaret ve ticaret canlanacaktı. Lakin Büyükşehir de bu meselede suskun ve sessiz kalmayı yeğliyor.

YOL, YOL, YOL… PROJESİ DE HAZIR!

Hiç gündemden düşmeyen en önemli sorun olarak sıcaklığını hep korudu. Siyasiler, havası ve tavası meşhur mahalleye her geldiklerinde “Bu yol bizim namusumuz, tamamdır, bu dönem yapılacak!” dedilerse de, medya bu meselede ısrarcı olduysa, gündemden düşürmediyse de, plan ve proje de hazır iken yine umutlar başka bahara kaldı.

Çevre illerden gelen misafirler, sürekli yılan gibi dar ve kıvrım kıvrım yolların ıslah edilmesini, iyileştirmesini ve kısaltılması gerektiğini hatırlattılar. Bizim işimizi bize hatırlatırken, yerel yöneticilerin ve siyasilerin bu meselede duyarsız olduğu kanaatine vardılar.

Geçmişte, Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak döneminde, yatırım programına alınmış, projesi hazırlanmıştı. Proje kapsamında 5 tünel, 2 viyadük ve bir köprü ihale edilmek için gün sayarken, ne olduysa oldu, proje bekleme odasına çekildi.

6 DÖNÜMLÜK ARSA, LÜKS OTEL VE AQUA PARK

Vali Saim Çotur hamamı bitişiğinde 6 dönüm bir arsa var. Madem mahallenin kaderinin ve çehresinin değiştirilmesi isteniyor, bekleniyor; o halde bu alana yapılacak lüks ve çok kullanışlı bir otel, aqua park, termal kaplıca için elzem hale gelmişken, sağlanacak imkânlar ile modern tesislerle birlikte üst gelir guruplarının bu mahalleye ilgisini artıracak, o vakit gerçek anlamda mahallenin çehresi ve kaderi değişmiş olacaktır.

Aksi halde umutlar ve beklentiler bir başka bahara ertelenecektir.