banner1451
banner1461
Öne Çıkanlar ADAYLIK BAŞVURUSUNU YAPTI İSTİHBARATIMIZIN HAFIZASI SİLİNMİŞ GAZETECİ DOĞRU VE TARAFSIZ OLMALI BASINDAN SORUMLU Menar

Bu haber kez okundu.

 BARO’DA KADINLAR GÜNÜ
  

Av. Emine Nalçacı şunları söyledi; “Kadın-erkek eşitsizliği, kadının iş hayatında ötekileştirilmesi, toplumsal cinsiyetin kadına biçtiği roller, kadın bedeni üzerindeki mülkiyet algısı, çocuk yaşta yapılan evlilikler, cinayetler, tecavüz ve tacizler yıllardır süregelen sorunlardır. Küresel Eşitsizlik Raporları incelendiğinde, Ülkemize yakışmayan verilerin;  tamamen ataerkil yapıyla açıklanması, bir geçiştirmeden ve hatta tarihimize yapılan büyük bir saygısızlıktan ibarettir. "Kadınlar size Allah'ın Emanetidir." düsturunu benimsemiş bir ümmet; kadını ikincileştiren, bir eşya gibi gören, tecavüz eden ve öldüren adamlardan ibaret değildir. Birçok Avrupa ülkesinden önce, seçme ve seçilme hakkını kadına tanıyan Mustafa Kemal Atatürk gibi, kadını baş tacı yapan örneklerle doludur, Türk kadını Atasına çok şey borçludur.

Şöyle ki; var olmak için yok olmayı göze alan Maraşlı’nın bağımsızlık savaşını ateşleyen, şehrin kadınına dokunan yabancı, zorba bir eldir.  1919 yılı Ekim’inde, Ermeni ve Fransız askerlerle sürtüşmeler sürekli yaşanmasına rağmen; bardağı taşıran son damla, Maraşlı kadına uzanan eller olmuştur,  Sütçü İmam işgal kuvvetlerine karşı, kadını korumak için, silaha sarılmış; ilk kurşunu, kadını korumak için sıkmıştır. Tüm dünyanın konuştuğu Maraşlı’nın bağımsızlık savaşı; zorba ellerle bir kadın yere düşürüldü diye başlamıştır. Görüldüğü üzere; Türk Kadını, Atasına çok şey borçludur.

Bozulan toplum yapısı, kaybolan değerler neticesinde; kadın taciz edilir, tecavüze uğrar, öldürülür olmuş, oranlar gün be gün artmış, kadın cinayetlerinde son on yılda %2000 artış olmuştur. Ne yazık ki Sanıklara iyi hal indirimi, haksız tahrik indirimi uygulanmakta, yargılamanın her safhasında kadın daha çok incitilmektedir. Cezadan indirim kapsamlı incelenmeli, her olayda her şartta uygulanmamalıdır.

Türk kadını gerektiğinde sırtında çocuğuyla cephede savaşmış, hukuktan sanata, bilimden tarım ve hayvancılığa her alanda büyük başarılara imza atmıştır. Şair Erdem Bayazıt şöyle söyler:Kadınlar bilirim ülkeme ait, Yürekleri Akdeniz gibi geniş, soluğu Afrika gibi sıcak, Kadınlar evde oturmaya, çocuk bakmaya mahkum edildikçe, ülkemiz adeta tek kanatla uçmaya çalışan bir kuş gibi çırpınmaktadır. Kadınların dışlanması, ötekileştirilmesi; bir toplum sorunu, aynı zamanda, insanlık ayıbıdır. Tarihimizde Senem Ayşe, Nene Hatun, Halide Edip Adıvar, Sabiha Gökçen ve nice kadın neler başarabildiklerini tüm dünyaya göstermişlerdir. Kadına, kadın haklarına farklı-ayrı bir husus gibi yaklaşmak yerine, toplumun her kesiminde kadın haklarının içselleştirilmesi gerekmektedir.

Nazım Hikmet kadın için şöyle der: "O benim kollarım, bacaklarım, başımdır. Yavrum, annem, karım, kız kardeşim,  Hayat arkadaşımdır."

Bu bilinçle, kadın hakkı mücadelesinde eşimiz-kardeşimiz-annemiz-yavrumuz için mücadele ettiğimiz unutulmamalı, bu mücadeleye toplumun her kesimi sahip çıkmalıdır.

Kadın ve erkeğin eşit temsil edildiği, iş hayatında istihdamın eşit sağlandığı bir Türkiye'de bizleri çok daha aydınlık günler beklemektedir. Dayanışmanın gücümüze güç kattığı inancıyla, kadın haklarının insan hakkı olduğu bilinciyle, mücadelemizde toplumun her bir ferdini yanımızda görmek dileğiyle, çalışmalarımıza; yılmadan-yorulmadan, gücümüze güç katarak devam edeceğimizi Kahramanmaraş Barosu olarak, kamuoyuna saygıyla duyururuz. “

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol