banner1451
banner1461

Eleştirince kızıyorlar, havalara hopluyorlar, ‘yahu yazacak bir şey bulamıyorsun da, ikide bir havaalanı meselesini ısıtıp ısıtıp önümüze dayıyorsun, yapma bunu!’ denileceğini, diyeceğinizi bildiğim için, ne diyordu sayın Cumhurbaşkanımız, ‘Kanal İstanbul’u yapacağız. İnadına yapacağız!’

Ben de inadına yazıyorum. Kızsanız da, öfkelenseniz de, ağzınızdan ateşler saçsanız bile yazmaya devam edeceğim. Benim mesleğimden ötürü halka karşı sorumluluklarım var. Bunlardan biri de eleştirmek, yanlışın, eksik olanların üzerine gitmek, ta ki düzelinceye kadar…

Bir şehir ile bu kadar dalga geçilmez, bir şehrin kaderi ile bu kadar oynanmaz, bir şehrin halkına bu kadar işkence layık görülmez, bir şehrini halkının aklı ile bu kadar alay edilmez, bir şehrin (bu şehir için kadim şehir diyorsunuz ya her fırsatta) bu kadim şehrin insanlarına bu kadar cefa ve işkence çektirilmez.

Ama çektiriyorsunuz!

*

Ben niye kızdım, sizi neden kızdırıyorum?

Uçağa sık binen biri değilim. Senede bir, bilemedin iki kere uçarım.

Ama insanlara yazık. Vatandaşın isyanını duysanız, sizlere neler söylediklerine bir kulak verseniz, eminim yüzünüz kızarır, yaptığınız işi bırakır, ‘ulan lanet olsun bizim sorumluluğumuza!’ der kenara çekilirsiniz.

Ama yok…

Yok işte…

*

Dün akşam üzeri, 19.45 (31 Mart Çarşamba) İstanbul Kahramanmaraş uçağı (Pegasus) yine ve bir kere daha Kahramanmaraş Havalimanına inemeyip, soluğu komşu Gaziantep’te aldı.

Bu uçakta, muhtemelen işadamları vardır, öğrenciler vardır, hastalar vardır, yaşlılar vardır. Tamam, siyasetçilerin, zengin işadamlarının adamları vardır Gaziantep Havalimanında bekleyen, onlar için sorun yok, lüks araçlarına biner gelirler şehre.

Ya özel aracı olmayanlar, neredeyse Kilis’e yakın yerdeki Havalimanından Kahramanmaraş’a nasıl gelecek bu insanlar. Düşünen var mı? Tabi, size göre hava hoş!

*

Bürokrasinin kamuoyuna bu meselede hesap verme, bilgi vermek gibi bir mecburiyeti yok. Bunun, bu ihmalkârlığın, bu yanlış gidişatın sorumlusu siyasilerdir.

Halka söz verdikleri halde sözünü yerine getirmeyenlerindir.

ILS cihazından söz ediliyor, alın ve taktırın. Bu kadar mı pahalı, bu kadar mı zor?

MADO kavşağındaki Sezal’lara ait akaryakıt istasyonunu bahane ediyor, uçakların inişi ve kalkışına engel olarak yorumluyordunuz. Onu da kaldırdınız, geriye hangi sorun kaldı da, uçaklarımız ne inebiliyor, ne kalkabiliyor?

Birileri mantıklı bir izah, cevap verebilir mi?

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol