banner1482

Kısıtlama var, evlerdeyiz. Hafta sonları evlerdeyiz. Olsun! Bu lanet olası illet bitecekse kısıtlamalarla, ki bitsin artık, mecburuz, kalırız. Evde kal, evde kal diye diye kızlar ve oğlanlar evde kaldılar.

Zaten aşı yaptırmayan kızları erkekler almayacakmış, ee öyle olunca aşı olmayan erkekleri de kızlar alır mı, onu tartışmaya açıyorum.

Hepsi bir yana, hafta sonu olmasa bile, biraz gülümsemenizi istedim. En iyisi iki fıkra ile günü kurtaralım da maraza çıkmasın! Buyurun!

*

Ama önce tavuk ile eczacının fıkrası…

Adam telaşla eczaneden içeri dalmış, tezgâhtaki görevliye sormuş; “Tavuk var mı?”

Eczacı şaşırmış olsa da, “Burada tavuk yok! Ne alaka!” demiş.

Ertesi günü yine aynı eczaneye gelmiş adam, yine aynı soruyu sormuş; “Tavuk var mı?”

Sinirlenmiş eczacı azıcık da olsa. “Bak kardeşim…” demiş. “Dün de gelip tavuk sordun. Burada ilaç var, tavuk yok!” cevabını vermiş.

Hadise bir kaç kez daha tekrarlanmış. Tabi eczacının sinirleri tepesinde. Adamdan bıkıp usanan eczacı, bir daha gelmesin, aynı saçma sapan soruyu sormasın diye, eczanenin camına; “Tavuk yok!” diye kocaman bir yazı asmış.

Olacak bu ya, adam birkaç gün sonra yine gelmiş, eczanenin camındaki yazıyı görmüş, ama yine de sormadan yapamamış; “Peki, tavuk ne zaman gelecek!”

Sonra ne mi olmuş!

Sinir krizleri geçiren eczacıyı hastaneye kaldırmışlar.

*

Şimdi de içki içen zındıklar ve rakı…

Eski dönemde, Baba Erenler, arkadaşları ile rakı içerken zaptiyeler tarafından basılırlar ve o devrin yargıcı olan Kadı’nın huzuruna çıkartılırlar.

Kadı Efendi; “Ülkede bütün Müslümanlara alkollü içki yasak! Siz ne h alt etmeye rakı içersiniz bire zındıklar!” diye kükrer.

Baba Erenler paçayı kurtarmak için; “Fakat kadı efendi, ben Hırstiyanım” deyince kadı da, “Haaa, öyle mi? o zaman sen içebilirsin!” kararını vermiş ve serbest kalmış.

Ama diğer arkadaşlarının tabanlarına 50’şer sopa vurulma kararı da saydırılmış.

Arkadaşları tam dayak yiyecekken, Baba Erenler, Kadı’ya seslenmiş; “Kadı hazretleri, eğer ben kelime-i şehadet getirip Müslüman olursam, bu gariplerin cezasını affeder misin?” demiş.

Kadı, bir Hristiyan’ı Müslüman yapmanın sevabını düşünerek teklifi kabul etmiş ve dayak cezasını kaldırmış.

Mahkemeden çıkarlarken arkadaşları ‘’Yahu sen amma da yalıancısın ha, Müslüman olduğun halde Hıristiyan’ım dedin!” deyince Baba Erenler; “Siz benim elimi öpün lan!” demiş ve eklemiş; “Hıristiyan oldum kendimi kurtardım, Müslüman oldum sizi kurtardım. Daha ne istiyorsunuz dürzüler”

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol