Talihsiz bir adam…

19 Nisan 2014, 09:53

2384 kez okundu.

Hafta sonları ciddi, ağır yazılar sıkıcı oluyor. Hele siyaset… Hiç çekilmiyor. Daha ne istiyorsunuz, başkanlar da seçildi, herkes koltuğuna oturdu, kazananlar sevindi, kaybedenler köyüne döndü.

Dedik ya. Cumartesi bugün. Zaten herkes çalışanların yevmiyesi, pazar alışverişi telaşında iken, kim okur senin siyasetini, eleştirilerini…

Ağzından bal damlasa, kaleminden kan aksa ne yazar!

Hafta sonu çekilmiyorsun!

En iyisi, her zaman olduğu gibi, yine işin kolayına kaçalım, bir fıkra ile hafta sonunu kapatalım.

Pazartesiye Allah kerim!

Adam, bar’ın tezgâhına oturmuş, kara kara düşünüyor. Önünde dolu bir bira bardağı var.

“içeyim mi, içmeyeyim mi?” şeklinde mırıldanırken, eli bir gidiyor, bir geri çekiliyor. Tereddütlü içip içmemekte.

O sırada içeriye kabadayı tavırlı-kılıklı bir adam giriyor.

“Çok susadım, yahu şu birayı ver de içeyim!” diyerek adamın birasını bir dikişte bitirir.

Bar’da oturan adamı daha düşünceli bir hal alır.

Kabadayı tavırlı adam sorar:

“Ulan sen neden bu kadar düşüncelisin? Ne oldu sana, derdin ne!”

Sıkıntılı adam zoraki gülümseme ardından başlar anlatmaya:

“Ben çok bahtsız biriyim. Sabah karımla kavga ettim, beni terk etti. İşe geçe kaldım diye patron işten kovdu. İşten çıktım, yolda arabama başka bir araba çarptı. Gidip karımla barışayım dedim, karımı başka bir erkekle yakaladım. Kendimi öldüreyim dedim, tabanca patlamadı. Asmaya karar verdim, bu sefer de ip koptu. Doğalgazla öleyim, zehirleneyim dedim, faturayı ödememişim, gazı kesmişler. Fare zehiri alıp buraya geldim, bira bardağıma koydum.

Kabadayı kılıklı adam daha da merak etmiş, “Eeee, sonra!..” demiş.

Meyhanedeki adam derin bir iç daha geçirmiş!

“Tam içecektim ki, onu da sen kapıp içtin. Of, offf!.. Ne talihsiz adamım ben!”