SURİYE GERÇEĞİ

16 Ağustos 2014, 10:09

553 kez okundu.

Gaziantep, bugünlerde Suriyeliler konusunda yaşadığı sıkıntılardan mustarip. Suriyelilere yönelik tepki, geçen pazartesi günü Ünaldı Mahallesi'nde oturan Hıdır Çalar'ın, evinden çıkmasını istediği Suriyeli kiracısı ve beraberindekiler tarafından bıçaklanarak öldürülmesi ile tırmanmıştı.

3 gündür savaş alanına dönen mahallerde insanlar Suriyelilere karşı çok ama çok tepkili. Aslında Gazianteplilerin Suriyelilere yönelik tepkisi, çözüm bekleyen sorunların kronikleşmesinden kaynaklanıyor. Yoksa Gaziantepliler, hiç olmadığı kadar fedakârlar ve hiç olmadığı kadar yardımseverler. Bu durumun istismarcıları da yok değil. Bugünlerde şehirde yaşanan sosyal patlamanın nedenlerini maddeler halinde sıralamak gerekirse;

İmar alanlarının yetersizliğiyle var olan konut eksiğinin daha da artması. Bunu istismar eden ev sahiplerinin kira fiyatlarını 2-3 kat artırması. Bir evde birden çok Suriyeli ailenin kalmasıyla ev sahipleriyle Suriyelilerin karşı karşıya gelmesi. Barınma sorunu olanların parklarda ve metruk binalarda yaşayıp dilenerek hayatlarını sürdürmesi. Suriyelilerin ucuz fiyata çalışmasıyla ortaya çıkan işsizlik sorunu. Maddi durumu iyi olan Suriyelilerin açtıkları işyerlerinde vergi ve SGK giderlerini ödememesi, Suriye’den getirilen kaçak malların ucuz fiyata satılması gibi nedenlerle yerli esnafın haksız rekabete uğraması.

Belediyelerin sosyal projelerinin yetersiz kalması ve köklü çözümler üretememeleri. Suriyeli kadınların şehirdeki ailelerin içine 2. eş olarak girmesi ve fuhuş olaylarının artması. Gaziantep’te yetersiz olan hastanelerde büyük yığınların oluşması. Sırf eşi ve çocuğunu hastaneye götürmek için asgari ücretle çalışan insanların hastanelerde yaşadıkları sıkıntılar. STK’ların hazırladığı kapsamlı raporların dikkate alınmaması. Doktor, hemşire, mühendis, öğretmen gibi nitelikli Suriyelilerden yeterince faydalanılamaması. Suriyeli çocukların eğitilememesi ve bu çocukların 4 yıl içinde genç nüfusa karışmasıyla oluşan sıkıntılar.

Suriyelilerin Müslüman, Hıristiyan, Ezidi, Sünni, Alevi, Nusayri, Arap, Kürt, Türkmen gibi farklılıklarının göz ardı edilerek adımlar atılmaması. Binlerce Suriyeli aracın şehrin var olan ulaşım sıkıntısını daha da artırması. Siyasiler tarafından “Bugün, yarın gidecekler, siz misafirperver olun, sabredin.” denilerek sorunların çözümünü hep ertelemesi. İşte başlıcalarını sıraladığımız bu sorunlar yüzünden bugün Gaziantep’te sosyal bir patlama yaşanıyor.

Sağduyulu ve yardımsever Kahramanmaraş halkımızın bu tür müessif olaylar karşısında soğukkanlı davranarak birlik ve beraberlik içerisinde hareket edeceğini inanıyorum. Bizim inancımıza göre komşuluk hakkı büyük bir haktır.

Eğer yetkililer bu saatten sonra yine geçici çözümlerle, sıkıntıları hasıraltı ederse olaylar yarın daha büyük boyutlara gelebilir.