Öne Çıkanlar MÜFTÜ İMRAN KILIÇ ADAY ADAYI OLDU GÜNEŞ PETROL HAYIRLI OLSUN! SARIYERDE KALDI MODERN SAĞLIK MERKEZLERİNE KAVUŞACAK MST MARKA KAZICI YÜKLEYİCİLER TERCİH EDİLİYOR

Bu haber kez okundu.

TOR; “KUTSAL DEĞER YARGILARI GERİYE GİDİYOR!”
  

MHP Milletvekili Fahrettin Oğuz Tor’un işte o konuşması:

 

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 383 sıra sayılı Maarif Vakfı Kanunu Tasarısı'nın 7'nci maddesi hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum, bu vesileyle sizleri ve ekranları başında bizleri izleyen aziz milletimizi saygılarımla selamlıyorum.

 

Değerli milletvekilleri, tasarının görüşülmesinin hemen hemen sonlarına geldik. Az sonra yürütme maddesini de görüşerek görüşmeler tamamlanacak. Milliyetçi Hareket Partisi olarak seçim beyannamemizde yer alsın almasın, ülkemizin, milletimizin hayrına olduğuna inandığımız her tasarıya destek verdik. Asgari ücretin artırılması, esnaflık yaparken emekli olup işine devam edenlerin ödedikleri sosyal güvenlik destek priminin kaldırılması, işverenlere prim desteği, bazı askeri ve emniyet personelinin aylıklarındaki artışlar, Cezai Konularda Uluslararası Adli İşbirliği Yasası, Veri Yasası, İnsan Hakları Kurumu kurulması bunlardan bazılarıdır.

Hükûmetin, bugün, ülkemizin en önemli meselesi olan, vatanımızın bölünmez bütünlüğüne, milletin birlik ve beraberliğine yönelen, Temmuz 2015 tarihinden günümüze kadar geçen süre içerisinde 600 cana kıyan terörün bir an önce önlenmesine yönelik getireceği her türlü tedbire de destek vereceğimizi defaatle beyan ettik. 

Değerli  milletvekilleri, değer yargılarının, kutsal değerlerin her geçen gün geriye gittiği, küçüğe sevgi ve büyüğe saygının azaldığı, menfaatçiliğin, kaba kuvvetin, kadın cinayetlerinin, fuhşun, hırsızlığın-yolsuzluğun, israfın, işsizliğin tavan yaptığı; yurt içinde dindarlık, milliyetçilik gösterilerinde bulunulurken, yurt içinde de ahlaksızlığımı kimse görmesin diye yurt dışında kumar dâhil her türlü melanetin, ahlaksızlığın yaşandığı, kul hakkını gasbedip, oruç-namaz, gösterilerinin, yapıldığı, harama el sürüp yalan ve iftiraya kaynaklık yapıldığı, gözü dönmüşlüğün, şehit cenazelerinin mübarek günlerde bile devam ettiği, katliamlardan siyasi çıkar sağlanmaya çalışıldığı yurdumun mateme büründüğü bir ortamda -yılan hikâyesine dönen, öğretmenlerimize 3600 ek gösterge verilmesinin- emekli olmak için 3600 ek gösterge verilmesini ümitle bekleyen binlerce öğretmenimizin, atama bekleyen on binlerce öğretmenin probleminin çözülmesi yönünde bir gayret beklerken, bu tasarıyla AKP'nin başka konuların peşinde olduğunu anlamış bulunuyoruz. 

Gelinen noktada, eğitimin kalitesi, öğretmenin moral değerleri, kutsal değer yargılarının yeniden tesis edilmesi yönünde gayretler gösterilmesi gerekirken maalesef bunlara gerek duyulmadığını görüyoruz. Müzakerelerden de anlaşıldığı üzere, bu tasarı, AKP'nin kendisine bağlı, kendisinin kontrolü altında, hükûmetler değişse bile vakıf yönetiminin değişmeyeceği, 72 yaşına kadar mütevelli heyet üyeliği içeren bir vakıfla karşımıza çıkmıştır. 

"Vakıf" denince "hayır" akla gelir. Tasarıyı okuyunca benim aklıma hayırlı bir iş gelmedi maalesef. Bu, paralel eğitim sistemi kurma gayretidir. Bu, ülke için hayırlı bir yaklaşım değildir. Her iktidara gelen paralel eğitim sistemi kurmaya kalkarsa bu ülkenin muasır medeniyetler seviyesine çıkması hayaldir. Vakıflar hayır için kurulur. Bugün görüyoruz ki hayır için değil, siyasi çıkar, iktidardan düştükten sonra da destekleyici kurumlar oluşturmak için kuruluyor. 
    Gönül isterdi ki eğitim ve öğretim gibi en önemli alanda faaliyet gösterecek Maarif Vakfı Tasarısı'na da destek verelim. Göreceksiniz vakıf çok tartışma konusu olacaktır. Mütevelli heyetin on ikide 7'si düşünülerek oluşturulmuştur. Hükûmetler değişse bile atayabileceği en fazla üye sayısı 5'tir. Hükûmetler değişse bile vakfın kontrolünün AKP güdümünde olması amaçlandığı için daimî mütevelli heyet üye sayısı 7 olarak belirlenmiştir.

Tekrar ediyorum: Bu doğru bir yaklaşım değildir. Ama şu bilinmelidir: Mahkeme kadıya mülk değildir, dönem değiştiğinde bu vakıf nasıl yasayla kurulduysa yasayla da gerekli değişiklikler yapılacak ve daimî mütevelli heyeti dâhil hepsi değiştirilecektir. Vakıf süreklilik ister. Bu şekilde Maarif Vakfı gelecekte birçok tartışmaya vesile olacaktır. Yaşaması uzun süreli olmayacaktır. Bu da ülke yararına olmayacaktır. Ülkemizin huzura ihtiyacı vardır. Her konuda parti menfaatiyle hareket etmek bu ülkeye huzur getirmemiştir, getirmeyecektir. 

Burada anladığımız manada bir vakıf kurulmamaktadır. Devletin imkânlarını kullanan ancak her zaman AKP'nin emrinde bir vakıf anlayışına karşı olduğumuzu belirtiyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol