Bu terimi, bu kuralı, 27 Ağustos günü oynanan Gençlerbirliği - Fenerbahçe maçında öğrendim. Öğrendim ve tuttum. Haklı ve yerinde bir tespit. Siz sahada, tutup da sırtı dönük adama pas atarsanız, ya görmez, ya kontrol edip gol imkanı yaratamaz, ya da topu rakip oyuncuya kaptırma ihtimali daha çok. Nitekim o atak da boşa gider, belki de takım bir golden olur.

Eğer etkili olmak, forvet oyuncunuzu gole hazırlamak isterseniz, topu arkasına değil, ayağının dibine, ya da atak yönünde önüne bırakacaksınız. Yoksa bir fırsatı daha kaçırmış olursunuz.

Futboldan az çok anlıyor, çakıyorsanız, dediklerimi yabana atmayacağınız kesin!

*

Siyaset de bir saha. Bütün mesele etkili pas vermek, oyuncuyu rakip saha içinde tehlike yaratacak şekilde atağa kaldırmak istiyorsanız, topu sırtına değil de, önüne bırakacaksınız.

Siyaset dedik… Bir oyuncunuz var, sözde klas oyuncu. Pahalı transfer… Ama kendine oynuyor, en büyük transfer ücretini aldığı halde takım oyunundan ziyade bireysel hareket ederek, penaltıyı ben çekeyim, korneri ve bel kıran çalımı ben atayım, frikik atışları benim ayağımdan çıksın, onsekiz içinde hep ben olayım ve golü de ben atayım ki, prim yapayım.

Yedirmezler adama. Basketbol, voleybol ya da futbol. Kolektif oynanırsa başarı gelir.

*

Siyaset de bir oyun. Halkına, partisine, davasına, ilkeleri ve değerlerine sırtını dönmüş adama bel bağlarsanız, hep kendine yontar. Akçeli işlerle uğraşmaktan partisini ihmal eder, belki de sapıtır, yoldan çıkar, onun-bunun diline düşer.

Basının diline düşeceğine bilmem nereye düşse daha iyi. 

Sayın Cumhurbaşkanının, sayın Mahir Ünal’ın söylediklerini duymuyorlar herhalde.  Kulaklarına pamuk tıkadılarsa, ‘efendim, işitmedim, bana bir şey mi dedin!” numarasına yatıyorlarsa, siz de seçmeni, vatandaşı eşşek yerine koymayın!

*

Alkışı, lehte tezahüratı herkes ister, herkes sever.

O nede9le oyunculara düşen görev, topu taca atmak yerine, olumsuz kullanmak yerine, gol bölgelerinde tehlikeli olabilecek oyuncunun önüne bırakırsanız topu, belki öne geçme şansı yakalarsınız.

Yok eğer halka, partisine, davasına, parti geleneğine, milli ve manevi değerlerine sırtını dönük adama ümit bağlar, hak etmediği alkışı koltuğu ve övgüyü armağan diye önüne koyarsanız, hem o oyuncuyu gözden ve elden çıkartmak zorunda kalırsınız, hem de galip gelme şansını yitirmiş olursunuz.

Takım oyunu diye bir şey var yani…

   

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol