İzmir Fuarı ve hani ‘Memleket işi gönül işi’ idi…

07 Eylül 2019, 08:27

508 kez okundu.

İki gündür İzmir’deyim. İzmir Kahramanmaraşlılar Derneği Başkanı sevgili Murat Özbilir’e söz vermiştim, geleceğim, katılacağım diye. Şahit oldum ve gördüm ki, Fuar içinde, ‘Altın şehir Kahramanmaraş’ bölümünün düşüncesinde, tasarımında, organizasyonunda, açılasında, tanziminde ve hatta konutları karşılama ile ağırlamada çok ciddi bir rol oynadı. O olmasaydı biri kuyumcu sektörü temsilcisinin bile bulunmadığı ama ‘Altın şehir’ dediğimiz Kahramanmaraş, böyle ciddi bir tanıtımdan mahrum, yoksun kalacaktı.

Tebrikler ve teşekkürler Murat Özbilir başkan. Ayrı bir parantez açmam gereken genç isim sevgili Ümit Işık… Gelip gitme meselesinde ve diğer konularda bizi yalnız bırakmadı, perişan etmedi, teşekkürler Elbistanlı dostum.

Zülfüyare dokunacağını bile bile yazıyorum, daha fuar açılmadan herkesin merak ettiği mesele, siyasilerimizin ve özellikle Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın Hayrettin Güngör’ün gelip gelmeyeceği idi.

Tabi AK Parti Genel Başkan Yardımcımız sayın Mahir Ünal’ın da…

Ama nedense her ikisi de yoktu. Gözler bu iki isme çevrilecekti ve onları aradık, bekledik. Ama gelmediler, gelemediler. Nedense? Hani memleket işi gönül işi idi. Hani önce memleket idi. Demek ki seçime kadarmış, demek ki söylem, slogan sözde imiş, özde değil.

Açılışa CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geldi. CHP Milletvekilimiz sayın Ali Öztunç da geldi ki, tüm ilgi ona idi. Gün öncesinden aradığında, ‘Mehmet abi, Fuara geliyorum’ demişti zaten. Dediğini, sözünü tuttu. Helal olsun!

Daldan dala alıyorum, lakin bu yazıyı yazarken biraz da sinirleniyorum. Beklediklerimiz, gelir dediklerimiz, fuara renk katacağını düşündüğümüz kimselerin gelmemesi, herkesi üzdü. Düşünün, açılış kurdelasını AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili sayın Hamza Dağ kesiyor, (Alpedo standında dondurma şova katılıp elinde satırla dondurma keserken zorlanan sayın Dağ’a sordum, ‘Siyaset mi daha zor, dondurma kesmek mi kolay?’ diye, gülümseyerek siyasetin daha kolay olacağını söylemişti o kalabalıkta.) konuşma yapıyor, dondurma şovlara katılıyor, ikram edilen dondurmaları yiyor, hemşehrilerimzin teveccühüne mazhar oluyor ama yanımızda, içimizde olması gerekenler, ev sahipleri olan siyasiler ve yerel yöneticiler yoklar, gelmiyorlar.

Kurdela kesenler ve kısa bir konuşma yapanlar arasında Valimiz sayın Vahdettin Özkan’ı da unutmadım. Kısa bir sohbetimiz de oldu sayın Özkan ile. Ancak fazla kalamadı, standları bile fazla gezme imkanı bulamadan, bir dondurma bile yiyemeden çekip gitti, Kahramanmaraş’a döndüğü söylendi.

Fuarların önemine her zaman inanmış, bunu her defasında yazılı ve sözlü dile getirmiş birisi olarak belirtmem gerekirse, madem bize ayrılan bölümün adı ‘Altın şehir’ idi, neden bir kuyumcu esnafımız aramızda değildi. Yoksa Kuyumcular Odası Başkanının bu fuardan haberi yok muydu? Lafa gelince altın ve mücevher üretiminde, satışında Türkiye sathında önemli bir yerimiz vardı, peki bu gerçeği bile bile neden bir kuyumcu sektörü Fuar alanında yer almadı?

Açılıştan sonra alan kalabalıklaşınca, bir kısım vatandaşımız da ki canları paça çekmiş olacak ki, bizlerden paçayı sordular. Evet, kelle paçada söz sahibi idik, o da yoktu.

Bereket versin dondurma sektörünü temsil eden iki büyük firma Fuarda yer aldı da, gelen hemşehrilerimiz ve diğer misafirler doyasıya hem dondurma yediler, hem dondurma şova katılarak fuarın keyfini çıkarttılar.

Derken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer geldi. Tüm sıcaklığı ve içtenliği ile (ki Çin, Hindistan ve Kahramanmaraşlıların ağırlıklı olduğu fuar alanında) herkesin sempatisini ve ilgisini gördü. Herkesi selamladı, dondurma şova katıldı ama keserken zorlanmadı değil. Olsun, gelmesi, fuara, kendi alanımıza renk katması bile güzeldi.

Milletvekilimiz Habibe Öçal dondurma kesmekte mahir idi. Et keseri ile et doğrar gibi, alışkanlık olsa gerek, zorlanmadı.

Bu fuarın, bu ‘Altın şehir Kahramanmaraş’ alanının açılmasında gerçek anlamda pay sahibi ve bir anlamda da ev sahibi olan isimleri unutmamak gerekiyor. Zaten Dernek Başkanı Murat Özbilir ve ekibini ayrı tutuyorum, ki bir başka mimar, bir başka girişimci, her defasında şehrimizi ve markasını başarı ve layıkı ile temsil eden alpedo Yönetim Kurulu Başkanı Sami Kervancıoğlu, Başkonuş Yaylası adına genç girişimci, babasından aldığı bayrağı zirveye taşıma gayreti içindeki Serhan Erdoğanyılmaz, her zamanki zarifliği, beyefendiliği ile gönüllerde taht kuran Otel Germenicia adına Gökhan Büyükdereli ve diğer genç girişimcilerin, sevgili dostların azmi, dinamizmi, heyecanı fuar adına ayrı bir güzellikti. İyi ki varlarmış. İl Başkanı Ömer Oruç Bilal Debegici de gelmiş, dostlarını, hemşehrilerini yalnız bırakmamıştı. ençok da sayın Hamza Dağ'ı...

Gerçeğe, doğruya ve batıya açılan penceremiz AKSU TV geldi. Canlı yayın yaptı, misafirlerle, gelenlerle sohbet etti, görüntüler aldı, şehrimizin ve kültürümüzün yaşamasında, tanıtımında üstlendiği rolün hakkını verdi. Buradan ekibi gönderen, hemşehrilerini yalnız bırakmayan Genel Müdürümüz sevgili Cüneyt Beyit’e ayrı bir teşekkür borçluyuz.

Hakkını teslim etmem gerekenler de var tabi. Gerek ALPEDO ve gerekse AKDO, en çok ilgi gören standların başındaydılar. Çok iyi de iş yaptılar. En çok alış-veriş de yöresel ürün standlarında oldu, hemşehrilerimiz ve diğer konuklar neredeyse tezgahlarda ürün bırakmadılar.

Aynı zamanda da MÜSİAD Kahramanmaraş Şube Başkanı olan sevgili Sami Kervancıoğlu, her yere koştu. ‘alpedo her yerde’ diyordu ya, kendisi de her yerde idi. Kaynı sevgili Yaşar Pekel de çok koşturdu, mükemmel organizasyon için yoruldu ama değmişti. Aynı düşüncelerimi sevgili Ahmet Davarcıoğlu için de söyleyebilirim.

Hakkını teslim etmem gereken isimler de var tabi. Pınar Yüzbaşıoğlu… SIRADIŞI Dergisi en çok ilgi bir emek ürünüydü. İçeriği, mizanpajı ve baskı kalitesi ile yine en çok konuşulan isimdi sevgili Pınar Yüzbaşıoğlu. Tebrik ediyorum.

Beşeri ilişkilerin, insana verdiği önemin farkında olan Türkoğlu Belediye Başkanı Osman Okumuş’u görmezden gelemezdik. Bize ayrılan bölüme geç de olsa gelen ve tüm içtenliğini alana yayan ve hissettiren Dulkadiroğlu Belediye Başkanımız Necati Okay ile Afşin ilçe belediye başkanımız Fatih Güven, hemşehrilerini, dostlarını yalnız bırakmamıştı.

Fuarın başladığı saatten itibaren bize ayrılan bölümde açtıkları standta bekleyen, misafirleri karşılayan, ağırlayan Ticaret Borsası Başkanımız Ahmet Duran Balsuyu, TSO Başkanımız Serdar Zabun, EXPO 2023 tanıtımının da yer aldığı Onikişubat Belediyemizin standı yanındaki Memik Kibarkaya dostumuzun açtığı resim sergisi harikaydı.

Enerji sektöründe kendini ispatlamış olan genç yetenek, başarılı işadamı Sefa Narlı, Allah var sanki ev sahibi kendisi imiş gibi misafirleri yalnız bırakmadı, standından ayrılmayıp tanıtımını yaptı, güler yüzünü eksik etmediği için herkesin sevgilisi idi adeta.

KSÜ rektörümüz sayın Niyazi Can ayrı bir sıcaklık getirmişti. Standı ilgi görüyor, gelen konuklar uğramadan gitmiyordu. Nezaketi on numara idi her zaman olduğu gibi.

Uzatmak istemedim. Bitiriyorum. Ve tekrar ediyorum, herkes sayın Mahir Ünal ile sayın Hayrettin Güngör’ü aradı. Gelmesini bekledikleri isimlerin başında yer alan bu iki güzide isim, beklentileri boşa çıkarttılar. O açılış kurdelasını kesenler arasında ki başta sayın Ünal ve sayın Güngör olmalıydı.

Ama yoklardı, gelmediler. Başlıktaki soruyu tekrar edeyim de içim rahatlasın, hani memleket işi gönül işiydi.

Gelselerdi, sıcaklık getirselerdi, memleket kokusunu yaysalardı alana, hemşehrileri ile kaynaşsalar, sohbet etselerdi, fenamı olurdu?

Gelmediklerine göre önemli mazeretleri vardı belki diyelim de, maraza çıkmasın!

Yorum Gönder 0

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

İzmir Fuarı ve hani ‘Memleket işi gönül işi’ idi…

Dikkat!

Öne Çıkanlar

Bu Ay Çok Okunanlar

Namaz Vakitleri

Karikatür

Arşiv