Unutulmuştu, gündemin gerisinde kalmıştı, araya pandemi de girince gölgede kalmıştı derken, bir de baktık, hızlı tren meselesi yeniden alevlendi, yeniden gündeme geldi, yeniden tartışmanın odağı oluverdi.

Oysa daha birkaç sene önce dönemin en yetkili ağzı, her sözü kanun hükmünde kararname sayılan bugünün cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan da, Müftülük Meydanındaki mitinginde hızlı trenden söz etmiş, Kahramanmaraş’tan geçeceğini müjdelemişti.

O vakitler bu mesele gündemden düşmedi. Sevindik tabi. Ancak ne olduysa oldu, bir anda gündemden düşüverdi. Her ne kadar iktidar temsilcileri ara sıra hatırlatmada bulunur gibi yakınımızdan geçeceğine vurgu yapsalar da, muhalefet cephesinin tepkisi ile karşılaştı.

Şimdi mesele yeniden alevlendi.

Geçecek mi, geçmeyecek mi? Teğet mi geçecek, vurup mu geçecek, selam verip mi geçecek, ateş almış gibi mi gelip geçecek, icik deyip mi geçecek, ‘merhaba şekerim, nasılsın!’ deyip mi geçecek, belli değil. Ama tartışması her geçen gün büyüyor, daha da büyüyecek gibi görünüyor.

*

Şimdi…

Birisi eldivenlerini giyip, ringe çıktıysa, sizin de eliniz armut toplamayacak, haliyle kendinizi koruma adına gardınızı alacaksınız.

Hele hele seyirci önünde iseniz…

Almazsanız, işin içinde nakavt olmak var! Nakavt olmak demek, mahvolmak, rezil olmak, kariyeri çizdirmek demektir ki, ister iktidar olsun, ister muhalefet temsilcileri, böyle bir durumla karşı karşıya kalmayı düşünmezler, istemezler.

*

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Milletvekili sayın Ali Öztunç, vatandaşın sesi olma uğruna, meseleyi bir kere daha gündeme taşıyınca, bu kez de AK Parti Kahramanmaraş milletvekilleri ofisinden açıklama geldi. Tabi ayağa kalkarak. Milletvekili basın danışmanı bile devreye girdi, herhalde kendini mecbur hissetmiş olmalı ki, kamuoyunu iknaya çalıştı. Vekil dururken danışmanı ne alaka diyecek olsanız da, adı üstünde danışman. Maaş alıyor, vekili adına açıklama yapma yetkisi, hakkı var mı, onun yorumunu size bırakıyorum.

AK Parti Milletvekilleri ofisinden gelen açıklama, sayın Ali Öztunç’un iddialarına cevap niteliği taşıyordu.

Ofis’ten gelen bilgilere dayanarak söylüyorum, bu iktidarın, bu hükümetin bu şehre, bu ülkeye yatırımı büyük. Hoş bunları bilmek, yazmak için Ofis’ten gelen yazıya gerek yok. kalkıp bunların ne olduğunu tekrarlamak kelime, cümle israfı olur.

Başta sayın Ahmet Özdemir olmak üzere arkadaşları iddialara, karşı cevap verirken tabi ki tepkileri üzerine çekse de, onun da söyleyecek birkaç cümlesi vardı, olacaktı.

*

Son olarak bu tartışmaya CHP İl Başkanı Esat Şengül katıldı. Milletvekili Ali Öztunç’a yapılan çirkin saldırıyı kınadı, linç dedi. AK Partili milletvekillerini televizyonda açık oturuma davet etti, tuzun bile koktuğunu söyledi. Dereye bir Küçüktaş attığınız zaman, meydana gelen halka da küçük oluyor. Ne zamanki göle attığınız taş parçası büyük, o zaman dalgası da, halkası da büyüyor kendiliğinden ve doğal olarak.

Bu tartışma bitmeyecek gibi görünüyor.

Eh, bize de uğraşacak, yazacak, konuşacak, tartışacak gündem lazımdı, bundan iyisi, Şam’da kayısı misali…

Hadi buyurun, hayırlı olsun!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol